Arabesk Mizacı

Sıkıldım artık,her önüme gelen arabeskleşmiş yaşam tarzımı bana şikayet ediyor.Bu kısmen benim kararım,kimsenin laf etme hakkı yok.Hem ne olmuş sabah akşam arabesk dinliyorsam,ne olmuş bütün gün kendimi güneş almayan bir odaya kapatıyorsam,ne olmuş ürkütücü çizimler çizip yazılar yazıyorsam?Rina filminden aklımda kalan ve bu konuya tam olarak uyan bir sözü sizlerle paylaşmak isterim;''Hüzünlü değilim diyorum sana,benim mizacım böyle!''İşte bizimkisi de aynı hesap kardeş,sabah akşam efkâr.Ama benimkisi hüzünden işte,tek fark o.

Yıllardır karşıma çıkan insanın direkt olarak söylememiş olsa da''Bu kadar ne derdin var?''demeye getirdiği belliydi.Bilseydim cevaplardım o zamanlar,şimdi ise kendi sorularıma kendim cevap olur hale geldim.Hayat insanı şekilden şekle sokar,ama olabildiğince tek çizgide kalmaya çalıştım ben.Kimileri ben böyle yaparken''Sen böyle değilsin,entelektüelsin!''bile dedi.Ne alakası var ama bunun?Modern düşünceyi,objektifliği destekleyen bir insan olmam,sanatın ve sanatçının yanında,mağdurun arkasında olmamın ne alakası var?Tamam,bunların hepsini yapıyorum;ama hergün de Müslüm Baba dinliyorum,bu mudur aklınızın alamadığı?

Sorsan hor görmüyoruz derler insanlar,ama hep bir kuşkuyla bakarlar;sanki arabesk yapanların hepsi tinerci,hepsi cebinde sallamayla geziyormuş gibi sanarlar.

Ama biryerden sonra ne yaparsan yap kıramıyorsun şu önyargı denen illeti;madem öyle,bırakalım onlar da beni''keş''sansın öyleyse...Bu da güzel bir parça benden dostlara;


0 Yorum:

Yorum Gönder