Aşk Şerbeti

Hani aşk şerbeti diye bir muhabbet vardır ya dostlarım,sanırsam bizler de o şerbetin kuyusuna düşenlerdeniz küçükken...
Düşünmüyor değilim,genel aşk ortalamasının bu kadar düşük olduğu bir dünyada bir Mecnun,bir Ferhat veya Kerem olmak ne kadar doğrudur diye.Sonra da diyorum,belki de böyle değişecektir dünya.Pek çoğunun aşk nedir bilmediği bir dünyada aşkı böylesine derin yaşamak getiriyordur belki yalnızlığı.İnanmayanlar olacak yaşadığıma,çünkü onlar hiçbir zaman bir''ben''olmadı ve olamayacaklar.

Benim bu sade yaşamdan tek temennim onu hakkını vererek yaşamaktı;hoş,ne kadar becerebildiğimi bilmiyorum ama buradan bakınca amacıma ulaştığım gözleniyor.Aklıma bir karşı sözü geldi''Kim daha çok severse,o daha çok acırmış;kim daha çok özlerse,o daha yalnız kalırmış.''Sanırım doğru söylemiş,bunun üstüne ne söylenilebilir ki.Ama ben hoşnutum bu durumdan,ya da alıştım diyeyim.Benden sizlere bir söz;hayat size koymamaya başlayınca çıkıyor zevki.Cidden de öyle,eğer bir keresinde gördüyseniz dibi,yukarı çıkmanız gerekmiyor.

Yadırgayacaklar beni,yargılayacaklar,yalancı diyecekler;ama ben insanlara duymak istediklerini değil,en derin haliyle gerçeği anlatırım.Böyle olmasaydı daha mutlu insanlardan oluşurdu okuyucu kitlem,melankoliklerden değil;ama o zaman da ben gerçek ben olmaktan çıkmış,sahte bir ben olmuştum.Uyanın artık dostlarım,uyanmalısınız;yaşayabileceğiniz sahte bir hayat yok,sizin o hayat dediğiniz aslında sadece bir kurmaca...

0 Yorum:

Yorum Gönder