Bira

Bazen aklımdan geçmiyor değil be sayın okuyucu,3 kuruşluk bir serseri olabilseydim keşke diyorum.O zaman ne olurdu tam kestiremiyorum ama her şeyin son derece farklı olacağı kesin.Çünkü sen ister jilet gibi delikanlı ol,ister yeri göğü inletecek kadar adam ol yine de karşındaki deliyse sen de o''akıllılara''göre''deli''den öteye geçemiyorsun.

Bira kutusundaki bira gibiyim,akışıp giden yalnızlığın derinlerinde kendimi kaybetmek üzere bir sarhoşluk var derinlerde.Herşey bira mayası kadar sahte ve iğrenç kokuyor.Çok pis kokular geliyor burnuma,oradan buradan tahammül bile edemeyeceğiniz kadar tiksindirici insanlar yağıyor üstüme.Ben bunu kaldıramıyorum,attığım her adımın boşa çıkacak olduğunu bilmek adım atmamı durduramasa bile yine de içimdeki o çıkışa ulaşma hissini yitirmemi sağlıyor.

Sarhoşluk seni götüremez,keşke götürebilse.Benim sarhoşluğum da günahım da sendin;Allah bağışladı ya neyse ki,''Yürü ya kulum!''dedi kapattı senle defterimi.Sorsan zaten kapalıydı ve hiç de açılmamıştı;açmaya zorladım,defterin kenarı kesti kanattı kalbimi.

Hataydın sen,ben de hataydım;gel gör ki iki yanlış,bir doğru çıkmadı ya ortaya..
Aşk dediğim şey,çok başka benim;sen de diğerleri gibiymişsin meğer,sen de onlar kadar aşkın tek bir ucunda ama benim tam ortamdaymışsın.Ama ben sensiz değil,aşksız yaşayamazdım;aşkı hayatının ortasında tutmayan biri,elbet aşkta uçurum gibi düşerdi.

0 Yorum:

Yorum Gönder