Lanet

Açıkca söylemek gerekirse eğer,bu gerçek anlamda bir lanet bence.Klasik mantık kullanalım mesela;

Sıradan bir gün geçiriyorsunuz,herşey normal ilerlemekte.Aniden hiç tanımadığınız biri çıkageliyor,ona karşı saçma sapan birçok his hissediyorsunuz birden.Anlamsız bir şekilde hayatınızın tam da ortasına yerleştiriyorsunuz onu,bu sefer de siz dışında kalıyorsunuz.Ondan ibaret kalıp bütün ruh halinizi ve yaşantınızı ona göre şekillendiriyorsunuz.

Saçma gözüküyor değil mi,zaten saçma;bir de buna aşk adını vermişler.Asıl soru şu;neden bir insan kendi kendini birkimseye bağımlı kılar?İnanın bu sounun cevabını ben de bilmiyorum,çünkü ben de bağımlıyım.Kendi kendimizi lanetleyenleriz biz,hem de pek çoğumuz için sonu birer hiç olacak aşklar ve insanlar için.Tabi bu bir önyargı sayılır biryerde,iyi ki de önyargı sayılır;çünkü eğer kesin birşey olsaydı dünya gerçekten yaşanılmaz biryer olmaya başlayacaktı.

Eğer bunun adı kendine eziyet ise evet kendime eziyet ediyorum ve bundan da zevk alıyorum.Sanki artık herşey bitmeye başlamış gibi,iyi ya da kötü herşey azalarak yavaş yavaş bitme noktasına geliyor.Tamamen mutluydum diyebileceğim günüm muhtemelen bundan onca sene öncesinde,ya da tamamen iyi durumaydım.Gün geliyor hepimiz kirleniyouz işte,sırf ona buna verdiğimiz gönüllerimizden.