Ellerinde Çiçekler


Ellerinde çiçeklerle bekleyen adamlar vardı bizim zamanımızda,kartlara yazdıkları şiirleri;ama donup kalırdı bu adamlar,iki kelimeyi bir araya getiremeseler bile içleri tıpkı bir kitap gibi her daim hazır olurdu okunmaya...
Yakışıklı sayılırlardı,ama ne kasları vardı ne de sevecen suratları;gözleri de pek sayılmazdı,ancak bakışlarındaki kifayet gerçekten bambaşkaydı.O duygu yoğunluğunu bakışlarına taşıyabilecek kadar da cesaretli ve olgun adamlardı...

O çiçekler birkaç gün sonra solup gidince aşıklar,şimdiki gibi çiçekçiye küfretmek yerine çiçekteki canın aşklarına geçtiğine,aşklarına aşk kattığına inanarak mutlu olmayı seçerlerdi...
Çiçekleri bu kadar güzel kılan verildiği kadınlardı aslında,kadının o çiçek ellerine varınca sıkı ve sevecen bir şekilde tutup kokusunu burnundan yüreğinin derinliklerine inişini ve en çok da gözlerindeki o çiçekler kadar parıltıyı ve cümbüşü hayran kalıp izleme keyfiydi...

Bu''çiçekli adamlar''vazoya koymazdı da çiçekleri,onlara göre kırdan alınmış mis kokulu papatyaların en güzel durduğu yer sevgilinin onlardan yapılma tacıydı.Kadınını kraliçe yapabilir bir kral,ancak kralı da gelse yapamaz çiçeklerin sevgilisi...

İşte bu yüzden hala şiir yazıyorum,bunca şeyden sonra;çünkü dünyada hala alınmayı bekleyen çiçekler varsa,çiçeğinin yanında şiir yazılması gereken çiçek gibi kadınlar da vardır.Bu çiçekli adamlardan biri de bendim aslında,ama çiçek gibi bir kadın bulup,sunamadım gönül çiçeğimi dudaklarımdaki şiirlerimle...

1 Yorum: