-

-

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Ne zaman kendine biraz daha da dürüst olup savunma mekanizmalarımı devre dışı bıraksam görüyorum ki kimi insanları kaybetmeye karşı rezilce bir korkudan öte zerre hal yok içimde, kaldı ki sözü geçen bu kayıp ölüm gibi anti iradi bir durum da değil, açık konuşmak gerekirse birilerinin benden vazgeçmesi işte. Onlarsız yapamam demiyorum çünkü daha önce yaptım, onlar gibi oncası

Dağılmalı Yazı

Dağılmalı Yazı

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Dağılmalı Yazı Image
*Aşağıdaki şarkı eşliğinde okuyunuz. Ben yalnız bir adamım, dağılalım. Gündelik sohbetler edelim ve dağılalım, dahası değil. Aynı sınıfta, aynı işyerinde, aynı sokakta, aynı evde bulunalım ama o kadar, metafiziki bir yakınlığa mahal vermeden dağılalım. Birbirimizi kaybetmekten korkamadan dağılalım ve bitsin. Anlıyorsunuz di'mi? Anlıyorsanız dağılalım. Bir şeyler paylaşmadan dağılalım, ekmeğimizi bölüşmeden, birbirimize minnet duyamadan, şefkat hissedemeden... Tamam bana yine

Çiçekten Koparımla

Çiçekten Koparımla

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Şöyle bir dönüp bakınca aslında çok garip... Bundan çok değil birkaç ay önceki çilemi -unutmuşcasına- hatırlıyorum da... Sonra bir baktım gece sayılabilecek karanlıkta kalkıp şehrin öbür ucuna seyahat etmeye başlamışım her gün, diğer her şeyin bittiğini resmen kanıtlayan ve benim için ilk defa metafiziki olmayan bir uzaklaşma eylemi... Bu en çok da insana hayatının değiştiğini anlatan bir şey,

Eksik Yazı

Eksik Yazı

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Bu sabah okula gelirken bir şey düşündüm serviste: Büyüyoruz hepimiz, cismen ve manen aynı ölçüde olmasa da aynı anda yapıyoruz bu haltı; dikkatimi çekense yaralar, biz büyüdükçe yaraların küçük kalması gerekiyor pratikte, teoride, hatta bebek beşiğinde bile... Ama kalmıyor,  sadece eksik bırakıyor. Lafı nereye getirdiğimi -ya da neyin etrafında hala dönüp durduğumu- anladınız sanırım. Üstadım "Yaralarımızla eşitleniyoruz birbirimize."

Düğümlü Yazı

Düğümlü Yazı

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Düğümlü Yazı Image
Gördüğüm her kalabalıkta, ki kalabalıktan kastım birbiriyle yakın ilişkileri olup gülümseyen tiplerden söz ediyorum, arkadaş grupları falan hani... Gördüğüm her kalabalıkta şuramdan bir şey beni çağırır "Uzak dur." der gibi sanki, bu ontolojik bir kaygı galiba, bilmiyorum... Aidiyetsizliğimi susmaz iç sesim asla, şu vakit kimleri kinleri bir araya getirsem de, etrafım çok kalabalık ve mutlu da olsa... Tüm

Uzayan Muhabbetler

Uzayan Muhabbetler

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Uzayan Muhabbetler Image
Yazıya başlamadan önce sizlerden ricam, aşağıdaki şarkıyı dinlemeniz ve sözlerini okumanız (sözler görüntüye gömülü) sevgilerimle. Tipik bir cumartesi gecesinden farksız aslında, pardon bugün cuma, gerçi ne fark eder ki? Günlük sanatsal doyumumu yaptım sayılır; müzik dinledim, film izledim, hatta gece birkaç tane daha izleyeceğim... Yine de bir şey eksik, o her zamanki büyük eksikten söz etmiyorum, zira laf

Kuyudan Çıkarım

Kuyudan Çıkarım

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Bir kuyu olsa, içinde ben dışında eski dostlarım -yahut tam tersi- olsak; iki ihtimal olsa yalnızca, ya kuyudaki yanına çekse dışarıdakini ve birlikte ölseler ya da dışarıdaki çekse kuyudakini ve birlikte kurtulsalar... Sizce ne olurdu? Bunun üstünde çok düşündüm ve bir sonuca vardım: Galiba kuyudaki ben olsam onları yanınma çekmezdim ama dışarıdaki ben olsam da onları yukarıya yine

Aşkı Aramama Dair

Aşkı Aramama Dair

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Daha objektif bakmayı mı öğrendim yoksa çaresizliğim beni tüm varyasyonları değerlendirmeye mi zerk etti emin değilim ama özellikle iki gündür kendime ilişkin çeşitli çıkarımlarda bulunuyorum ve belki de en güzidesine an be an tanık oluyorsunuz. Ayırdına vardım ki meğer ben de inanmıyormuşum aslında aşkın; daha doğrusu ruhun yahut kişiliğin zıtlıklar ve eşliklerce bir bütün olarak uyuşacağı o kadının

Tutuk

Tutuk

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Ne acayip kelime bu, esaret anlamı desen var, iş görmeme anlamı var, romantik de birtakım anlamları var... Ama benim ilgilendiğim elbette ki bütün bunların bileşkesel niteliği; yani aşığın tutulmuş olmasını ele aldığımızda başka bir açıdan aslında hiçbir şey ifade etmeyeceğine de vurguda bulunuyoruz farketmeden, aşık aşıkken vardır tarzında bir açıklama gerirmeye çalışırsak da bu duruma... Ödün verdiğimizi fark

Toplu İzah

Toplu İzah

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Toplu İzah Image
Sorunu anladım nihayet, tam olarak ifade edebilecek derinliğe sahibim sanırım... Sorun şu: Bir Alptuğ vardı geçmişte, dostları vardı, umutları vardı, istekleri vardı vesaire vesaire... Şimdiki Alptuğ da böyle, inanın ki bunun aynısı... Aradaki fark işbu kavramların neliği değil içeriği. Başka yani, başka dostlar, başka şeyler bilmem ne... Sözün özü şuan içinde bulunduğum kendimi -kendim değil sırf başkalarından ötürü-

Sevgiye Dairlikler

Sevgiye Dairlikler

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Sevgiye Dairlikler Image
Hadi biraz beyin fırtınası yapalım, bugün düşündüm de bazı kavramları nesnel iyileştirip bazılarınıysa kötüleştiriyoruz. Sevgi mesela, sürekli olarak sevmenin iyi bir şey olduğundan bahsediyor ve bunu vurgulayan türlü şeye maruz kalıyoruz ama yalan... Sevdikçe iyi olan biri yok çünkü, iyi hisseden var ama olan yok; ancak sevilirken bu mümkün, oysa tek başına, adeta bir hiç olarak sev de

Özgürlük Anlayışıma Dair

Özgürlük Anlayışıma Dair

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Kilitli denizler var sanki hayatın kurağında, aksini iddia eden martımsı güzellerden hallice özgür uçmaktayım bilinmeze; meçhulüme iştigalim sezgilerimi beyin denen bir ringde karşı karşıya getirircesine bir dram ve aksiyon içinde ilerlerken "OF!" adlı adi bir tren dalıyor iç adliyeme ve savcıyı rehin alıyor. Peki ya kalbimdeki morgdan gelen o kadın parfümüyle karışık dışkı kokusunun garip bir biçimde hayatı

Yazı İşte

Yazı İşte

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Duymak istediğinizi mi yoksa gerçeği mi tercih ederdiniz? Biliyorum göründüğünden zor bir soru. Gerçeğin acı yahut tatlı farketmeksizin kalıcı oluşu, onu -sevmesek dahi- kaçınılmaz bir dal da kılmaz mı bize? En azından bir gerçeğimiz olmasını, yanan bir zemine basmayı boşluğa düşmeye tercih edişimizle ne kadar süre ifade edebiliriz? Kendini kandırmak minvalinde seyreden reçetesiz hayatlarımız, gerçekten hatalarımızın bizi biz

Senden Yana Şudur Korkum

Senden Yana Şudur Korkum

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Senden Yana Şudur Korkum Image
Senden yana şudur korkum... Nasıl da özledim seni bir bilsen, üstelik sanıldığının aksine daha da kolay hiç olmamış ve olacağı da meçhul bir sevgiliyi onu zerre tanımaksızın özlemek hatta özümsemek. Evvelinde de çokça söz ettiğim gibi sana, örneğin "bu" yazının üçüncü paragrafında olduğu türden bir hislerdeyim esasen... Sevgilim... Şimdi senle ben her ne zamansa her neredeyse ve her ne biçimdeyse,

Atatürk'ü Sevmek

Atatürk'ü Sevmek

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Bugün on kasım ve ben bu satırı yazarkenden tam 18 dakika sonra Atatürk'ün ebediyete varış yıldönümü olacak. Bugün edebiyat kasmaktan, aman atam seni yok şöyle seviyoruz yok böyle değer veriyoruz triplerine girmektense içimi burkan birtakım hususlara değineceğim izninizle. Bugün insanlar ne yapıyor? Ben söyleyeyim, her yerde Atatürk fotoğrafı, herkes Anıtkabir manyağı ve vesaire vesaire, peki ya 11 Kasım,

Hani'li Yazı

Hani'li Yazı

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Hani'li Yazı Image
Engizisyon mahkemelerinin duvarındaki adalet yazısına gülen yedi göbek protestanın Mardin'de waffle dükkanı açıp adını da "Helal Waffle" koyması gibi hayatım... Ama yok yok bu örnek yetmedi biraz daha artıralım gelin. Hani dindar bir astronotsundur ve uzayın ortasında çişin gelmiştir; üzerindeki kostüm buna göre yapılmıştır ama sen yine de üstünü kirletmemek için pantolonunu indirirsin ya. Öylesine senkron mahfiyetlerce tüketildiği

Platonik Aşkın Ekonomisi

Platonik Aşkın Ekonomisi

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Kendim üzerinden karşılıksız aşka dair ekonomik bir idare planı örnekledim: Bu mevzuda aslında talep edilmesi gereken benim; yani sözgelimi "talep ettiğim" kişinin örneğin maddi durumu daha yüksektir, daha popülerdir vs. ancak bu kişiyle üniversiteden tanıştığımızı varsayarsak bursluluğumdan çalışkan ve sorumluluk sahibi oluşumu tarafıma pozitif yön olarak yazabilir ve şayet aynı bölümde isek de evvelden sahip olduğum mesleki birtakim

Boşluklu Yazı

Boşluklu Yazı

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Ahiretliğim gibi bu yalnızlık; ona mecburken ondan kurtulmak için can atan ben, herhangi onsuzluk ihtimali doğmaya yakın da öyle korkulu oluyorum ki sormayın... Doğru ya, zaten sorasınız da yok "onlar" gibi, e iyi ya benim de anlatasım yoktu zaten. Ne anlatıyorum şu an ben kulağımda İlhan Şeşen? "Ne kaldı geriye zaten, bir sürü boş hatıra..." Tabii ya, sorun

Yeni Garibiyetim

Yeni Garibiyetim

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Yeni Garibiyetim Image
Garip bir hayatım var okuyucu, ben de bilmiyorum ki... Çok daha normalleşti her şey, yaralarım iyileşti (fiziki olanlar) ve yüzüm güleçleşti, yalnız adam senfonisi galiba sona erdi... Bir de o ansızın kabuslar olmasa geceleyin, alakasız bir yerde alakasız birini yüzü, sesi, bir yerde çalan bir şarkı, hatırası olan bir obje de çıkmasa tam olacak karşıma ama buna şükür...

Kısa Winston

Kısa Winston

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Bir şekilde sigarayı bırakmak isteyen birisi ulaştı bugün bana, çok sevindim tabii, uzun nedenini bilen bilir burdan. Neyse... Anlattıkça anlattı, çektiği acıları, pişmanlıklarını, mahrumluklarını falan her şeyi... Hal böyle olunca elimden bir şey gelsin istedim ama ne gelirdi, yine de içim rahattı zira karşımda bilinçli biri vardı, ilk defa... İnsanın aklından şu geçmez mi, geçiyor: Bir tarafı diyor

Beni Yeni Tanıyacaklara (Stalk Yazısı)

Beni Yeni Tanıyacaklara (Stalk Yazısı)

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Beni Yeni Tanıyacaklara (Stalk Yazısı) Image
Selam, Benle yeni tanıştın şimdi sen, kafanda ilk izlenim oluştu tabii -iyi mi kötü mü bilmiyorum- dibini kazımaya meyledip beni stalk'ladın ve bu yazıyı okuyorsun, öncelikle iyi okumalar dilerim. İlk olarak bilmeni isterim ki zararsız biriyim, yollarımızı ayırdığımız kişiler dahi şayet biraz kendilerine saygıları var ise onlara zarar verdiğimi söylemez zaten. Senin beni tanımaya çalıştığın gibi benim de seni

Kâbusnâme

Kâbusnâme

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Kâbusnâme Image
Geçmiyor işte anasını sattığım, niye geçsin ki? Mutlu yatıyorum, sahi çok mutlu yatıyorum, hem de ciddi yorulduğum güzel bir haftanın ardından yapıyorum bunu... Sonra derken bi'kabus, hop uyanıyorum, korkulu kabus da değil üstelik, acılı kabus. Sinemaya çok kafa patlattığımdan mı bilmiyorum ama tüm kabuslarım en derin acılarla yazılmış sanki... Tek başınaydım lan ben, hepinizden daha tektim ve hala

Kalp Masajı Tereddütleri

Kalp Masajı Tereddütleri

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Neden bu denli güç ve garip, yani demek istediğim deveye hendek atlatmak falan değil, adı konulmayan, bir var bir yok ve dışarıdan insanı paranoyak, antipatik gösteren o elzem his. Yani hayatına yeni birilerinin şu ya da bu sıfatla girmesine güç bela imkan tanıyabilmişken bir günün bir vakti ansızın o kişilerden de şüpheye kapılıp belki tüm bu haltların sebebi

Geçmiş Geçsin

Geçmiş Geçsin

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Bu yazıyı sizlere üniversitemdeki -oryantasyonu saymazsak- ilk dersim olacak ENG143'ü beklerken kaleme alıyorum. O kadar oldu mu yahu dediğini duyar gibiyim daimi müdavimlerimin... Oldu ya, kara çocuk koca adam oldu ve kuzuluktan kalma düşmanı artık kurdun. Yine mi aynı mevzu diyeceksiniz muhtemelen, ta kendisi... Ancak bu defa yazma nedenim iç dökmek falan değil, dökecek bir şey de yok

Doğrucu Bahar

Doğrucu Bahar

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Doğrucu Bahar Image
Methaba okuyucu, belki de bu sana son gece seslenişim, zira yarın okul -ya da yeni hayatım diyeyim- başlıyor; sevinçliyiz hepimiz, yaşasın okulumuz... Ama... Aması bilinçaltım, ben demir kadar sağlamlaşsam dahi o hala çokça hassas ve en eskilerde tıkılı; öyle ki bir başına sırtlandığım acılarıma, uğradığım haksızlıklara ve vesaireye saygım olmasa afedersiniz özleyeceğim. Çok seviyorum kendimi artık, en başta

O Çocuk Yeni

O Çocuk Yeni

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Ömrümün yüzü gülen nadir gecelerinden birinde daha beraberiz, neden buradayız derseniz bir sebebi yok, e olması da gerekmez; bu dünyada her şey ilaç olacak diye bir kaide yok neticede, şayet öyle olsa hangimiz burada olurduk dersiniz? Demem o ki bir şeyi yapmak için ona sebep bulmayı beklemenin de nece bir ızdırap olduğunu yeni ayıktım ben; nicedir omuzlarımda asılı

Kızıma Müjdeler

Kızıma Müjdeler

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Görüşmeyeli nasılsın kızım? Benimki de laf işte, babaların o hiç komik olmayan esprilerinden biri. Uzun zaman oldu yazmayalı ama en çok da sana, daha annenin bile var olmamasına karşın öyle özlüyorum ki seni her nasılsa... Neyse, sana bolca iyi haberle geldim babacım merak etme. Öncelikle ismin hakkında düştüğüm fikir ayrılıkları son buldu, şayet anneni de ikna edebilirsem adın

Sıkıntılı Yazı

Sıkıntılı Yazı

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Sıkıntının esas başlangıç noktası şurasıdır: Birileri için çok uğraşırsınız, çok ama çok çaba sarf edersiniz, koşturursunuz vesaire ama herhangi bir geri dönüş alamazsınız ve kalbiniz kırılır falan ya; sonra kendinize çeki düzen verirsiniz, işte "Beni düşünmeyen insanları bu kadar düşünmeyeceğim!", "Bir daha kimse için bu kadar uğraşmayacağım!" gibisinden... İşte o ikinci cümlede bir açıklık vardır, sıkıntı burda başlar.

Acı Benim

Acı Benim

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
O acı benim işte, bilmem ağlatabiliyor muyum? Benim sırtındaki ilk bıçak, ilk öksüz-yetim kaldığın o anım ben, ilk kaldığın dersim ben, kocanın, babanın sana vurduğu ilk fiske de benim, ilk aldatılışınım ben senin, ilk hor görülüşünüm, herkesler arasında akan ilk göz yaşınım, çocukluğuna hasretle bakışınım, işten kovuluşunum, sokakta taciz edilişinim, itilip kakılışınım çocukkenki, kanser olmuş babana ilaç alamayışın

Öylesine Yazı

Öylesine Yazı

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Erkin Koray'ın o dediğinde aklım kalıyordu işte: Yoldan geçenler var da her akşam gelenler nerde? Akşamların sabahlaşmadığı ve Berrak'ın sadece bir ünlü adı (Tüzünataç) olduğu beyhude hayatımda bu düşünce de diğer yüz milyonlarlaydı maalesef; yanisi onlar kadar boşa ve hüzünlendirici fakat bu hüzünlendiricilğin tesiri aynı bir balığa nemlendirici sürmek misali belli belirsiz... Yeni biriyle tanışıp adını ilk duyduğum

Alptuğ'un Mekanı