Aşkı Aramama Dair

Daha objektif bakmayı mı öğrendim yoksa çaresizliğim beni tüm varyasyonları değerlendirmeye mi zerk etti emin değilim ama özellikle iki gündür kendime ilişkin çeşitli çıkarımlarda bulunuyorum ve belki de en güzidesine an be an tanık oluyorsunuz.

Ayırdına vardım ki meğer ben de inanmıyormuşum aslında aşkın; daha doğrusu ruhun yahut kişiliğin zıtlıklar ve eşliklerce bir bütün olarak uyuşacağı o kadının tarafınmca aranarak bulunabileceğine... Madem inanmıyormuşum neden arayıp durmuşum onca sene değil mi, zaten bu yazının en ölümcül kısmı da bu ya. Sanıldığının aksine benim uzuncadır neticelenmemiş ve neticelenmedikçe de pek tabii artarak ilerlemiş bu arayışımın yegane sebebi, kendi kötü yönlerimi ona duyduğum -ve onun bana duyduğu- sevgiyle sağaltacağım kişiye olan ihtiyacımın zaman içinde artması değilmiş...

Ben hep birilerini aramışım çünkü sanki arama faaliyetini sonlandırırsam o kişi hayatıma girmişse bile, benim onun ruh eşi -yahut siz her ne derseniz- olduğumu fark etmeden çıkıp gitmesinden korkmuşum. Şöyle düşünün, arabanızı satmak istiyorsunuz  fakat en ufak bir ilan vermeksizin, yalnızca bir alıcı size gelip tesadüfi olarak sorarsa arabanızın satılık olduğundan bahsediyorsunuz, sizce bunun başarısı ne düzey olur?
 Ha öte yandan kadere inanan biri olarak, olacaksa zaten olur olmayacaksa zaten olmaz benzeri düşünceler de kurcalıyor kafamı... Bilmiyorum, halen ısrarla sanki bu aramayı sonlandırırsam beni bulamaz gibi geliyor ve  böyle düşünmek hususunda da zehir zemberek nedenlerim var:
Ben kapalı bir adamım biliyorum çünkü, yani yeni ve kalabalık bir ortama karışmam halinde bile istisnalar harici yalnızca kendi çanamla yeni bir ilişki kurabileceğime, biriyle tanışacağıma zerre itimadım bulunmamakta. Bunun yanı sıra olduğum gibi de görünmüyorum galiba, dışarıdan ya çok sert ya da çok aşırı şen şakrak göründüğümü tecrübe ettim aldığım duyumlarca... Şimdi sen söyle bana okuyucu, senin gibi bu yazıları okumadıkça beni bulamayacak, bulsa da muhtemelen aşık olamayacak -zira yakışıklı da değilim- o kadını aramaktan başka çarem mi var bulmak adına, yanıla yaralana...

Zaman, yer ve insan;
Bu üçünü birden doğru tutturma muhasebesini bir düşün okuyucu,
Şimdi hak verdin mi bana?

0 Yorum:

Yorum Gönder