Sıyırmak Üzerine

Sıyırmak Üzerine

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Yeni bir yazı için çok gencim ben, her bir defasında söylüyorum ancak yine unutuyorum bunu da, yaşlılık işte. Descartes bir noktada yanılmış bu arada, düşünüyorsam varım diyemezsin öyle rahatcana; senin onları düşünmen, düşündüklerinin hayatında var olduğunu göstermez. Ben şahsen birilerini çok düşündüm, bunu yazarken dahi belki sırf bunun üzerine yazıyorum diye aklımdan onlarcası geçiyor. Belki de düşünür olmak

Yaraya Yabancı

Yaraya Yabancı

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Yaraya Yabancı Image
Ben seninleyim mesela, sen kendi içindesin; benim sevincim de derdim tasam da senle, seninse sevincin benimle ama derdin kendi kendine, peki neden öyle? Belki de bir şey yok, ben öyle hissettim ve kafadan kurdum, bu da mümkün tabi; bu az bir ihtimal, ancak öyleyse bile neden? Ben öyle kendi kendine deliren bir adam değilimdir, başkaları bilir, sen de

Belirsiz Bi'kadın

Belirsiz Bi'kadın

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Belirsiz Bi'kadın Image
İlhami Algör'ün "Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku" kitabından alıntı yaparak başlamak istedim bu yazıya: "...Aslında sokakta gördüğü kadınların peşine düşen biri değildim. Ama kadının tuhaf bir çekiciliği vardı. Böyle bir kadın mı arıyordum acaba? Hiçbir zamana ait değilmiş gibi duran, yetişecek hiçbir yeri yokmuş gibi kayıtsız yürüyen… Pencereden giren sabah güneşlerine karşı birlikte uyanabileceğim… Hem biraz sokulgan

Ufak İntiharlar

Ufak İntiharlar

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Ufak İntiharlar Image
Benim de küçük çaplı intiharlarım olmuyor değil sayın okuyucu; bakınız bunların başında annem "ayağına bir kısa çorap giy!" dediğinde giymemek var, yazmaktan Neşet Ertaş'a, sevmekten üstüm açık yatmaya kadar pek çok ufak intihar... Çok yazıyorum bu ara, üretkenliğim falan artmadı ama; sadece damarlarıma fazla gelen kanı yazıya dönüştürüyormuş gibi hissediyorum, yazmasam iç kanama; hem de ne iç kanama,

Uzak'ım

Uzak'ım

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Uzak'ım Image
Uzağın biri oldum çıktım, birilerinden, bir şeylerden, bir takım olgulardan, kendimden, mevsimlerden, ölüm, kalım ve de değişimlerden. Ya yakın diye bir şey yok, ya da yakın olmak öldürmek mi demek; kendini bir şeye yakın hissettiğinde neden kader seni alt etmek için çaba göstersin ki, kimsin ki sen?! Sen değil pardon, ben; burası sadece bana dönük olan, sadece benim

Hüznolunmak

Hüznolunmak

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
N'aber abiler ablalar, devam yaşlanmaya? Ben de canım ben de, hem siz üzülmeyin bakıyım öyle çok, oldu mu, hepiniz çok güzel ve iyisiniz. Nereden mi biliyorum? Üzümünü iyiyin bağını sormayın. Keyfim mi yerinde? Hadi canim, yok be; sadece rahat takılıyorum biraz, o da tamamen rahat olmamamdan kaynaklanıyor tabi. İnsanlar iyi, insanlar güzel, şansım varsa ben de aralarından sayılmaya

Aşk İkilemi

Aşk İkilemi

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Aşk İkilemi Image
Dostlar saat sabahın takriben dört buçuğu, hayırdır inşallah dediğinizi duyar gibiyim, inşallah... Siz hiç kendinizi birden yerde buldunuz mu? Yok canım ne yataktan düşmesi, duruma göre belki en fazla gözden düşerim. Hani bu şey gibi, böyle birine hayatında kimsenin olmadığını, onu bekleyeceğini hakikaten gönülden ifade etmişsindir, sonra birileri seni tamir etmek adına farkında olmadan kışkırtmıştır o kişiye karşı,

Sevgi ve Eğilim

Sevgi ve Eğilim

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Sevgi ve Eğilim Image
İnsanın içi vallahi kaldırmıyor, taş da olsa çatlardı zaten, bir felç selamı kalpte nöbet bekliyor sanki; bir gün buralar da değerlenir, bu blog ya da kalbim, ne fark eder ki... Elbette ki başı benim çekmem şartıyla cidden kimsenin sevmeye sevilmeye layık olmadığını öne sürebilir miyiz ve süremeyeceksek ne halt yemeye sevmiyor sevilmiyoruz? Aldatılmış gibi hissediyorum, aldatılmak derken kaba

Kadınlar Acımasızdır

Kadınlar Acımasızdır

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Kadınlar acımasızdır, bugünkü konumuz bu; bunu ben söylemedim üstüme yürümeyin, bunu bana kadınlar söyledi; hatta ben onları dinlemedim, sonuçlarına da ziyadesiyle katlandım. Bir şey benim için bu kadar zorken bir kadın için nasıl bu kadar olabildi, aynı şartlardayken üstelik; anladığınız dediğimi, anlamasanız da olur, zaten sırf bu konuda onlarca örneğim mevcut cebimde. Yakacağım o olacak zaten bu cebi

Geç Kalınmış Bir Hikaye

Geç Kalınmış Bir Hikaye

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
*Aşağıdaki şarkı eşliğinde okuyunuz. Bir gün bir adam bir de kadın varmış söylemesi ayıp, adam ölmüş sonradan ama bu önemli değil. Bu ikisi birbirini çok sevmişler, ama nasıl sevmek; aralarında yedi yüz kilometre varmış bana mısın dememişler, çok güzel anlar biriktirmişler, anlatmak olmaz şimdi... Derken bir gün olmaması gereken bir şey olmuş, her ilişkide birtakım tartışmalar olur fakat

El Olmak

El Olmak

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Bir şey daha öğrendim bugün, aman eksik kalsın, evlerden ırak denecek denli bir halt. Meğer seven insanın canı en çok sevdiği insanı başka biriyle yanak yanağa görünce acırmış; bir zamanlar birbirine ait hissettiği, onsuz eksik gedik hissettiği, onunla keyif bulduğu sevdiğini. Öyle ki bugün şarkı çaldım söyledim, yazılar yazdım, şiirler okudum, neler neler yaptım fakat bu acıyı zerre

Hepsi Benim...

Hepsi Benim...

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Hepsi Benim... Image
Aradığım yegâne cevap benim neyin neresinde olduğum; hepsi benim yüzümden mi, haklı mıyım hislerimde, olup bitenlerde haklı mıydım zamanın gerektirdiklerine göre, şimdim ne kadar mantıklı benim, önüm ne kadar açık? Hadi geç benim soruların hepsini, en önemlisi bu his nasıl, ne zaman geçecek? Kendimi suçluyorum çünkü, bir başkasını suçlayabilirim ve bu daha da kolay olur üstelik, ama sorun

Bulmak Davası

Bulmak Davası

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Ben bu satırları yazarken, gözlerim neredeyse ağlayacak lakin annem gelebilir. Bugün sizin için aşina olmadığınız bir hikayem var. Son yazımdan biliyorsunuz belki, hani o sözü geçen tek pişmanlığım. Onu buldum bugün, yıllar sonra; değişmiş biraz, yüzü daha bir güler olmuş, güzelleşmiş de tabi, sevdiği ve onu seven biri var anlaşılan, bana kıyasla da pek bir mutlu. Ben? Bin

Oysa...

Oysa...

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Oysa... Image
*Bu yazı öğle arası ile beden derslerinde, Dil Anlatım defterinden yırttığım kağıt üzerinde kaleme alınmıştır. Oysa dilerdim yaralarımızdan söz edelim; öyle eşitlemek gibi değil, açıkçası unutturmak falan babında. Oysa beklerdim ki gelirsin -bu yazıyı yazarken olduğu gibi- ve de itiraf etmem gerekir, kağıda eğilirken bu yöne gelen her bir adım gölgesi sanki seninmiş gibi ağır ve aldatıcı. Ben

Paslı Elektrik Direği

Paslı Elektrik Direği

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
*Bu yazı resim dersinde bir kağıda alelacele yazılmış notlardan oluşmaktadır Şimdi ben tıpkı okulun karşısındaki -biraz da ilerisinde- paslı elektrik direği gibiyim üzerine kar yağan, bana mısın demeyen fakat ölü gibi duran. Birinin bu düzeni alaşağı etmesini beklerdim oysa klişeler gereği; bakarsın tam da bu yüzdendir klişeye nefretim, başımı türlü sinematik durumdan (kötü anlamda) kaldıramıyor olmamdan. Ben paslı

Beklemuallak

Beklemuallak

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
"N'olur gelme!" ile "N'olursun gel!"lerimin arası takriben bir bakışına eşdeğer. Ben hakikaten yalnızımdır, öksüre tıksıra şiir okurum bir başıma orada burada, duvar kenarlarında, kalorifer üstlerinde, bulduğum başıboş sandalyelerde, metrukta, izbede falan her yerde. Sense şekilden ibaret sanırsın, "kuğul" görünmeye çalıştığımı, belki de çapkınlık için öyle görünmek istediğimi düşünürsün, hakkındır da -beni tanımaya "gerçekten" cesaret edememiş herkes kadar- ama

Özen Gösterdiklerimiz

Özen Gösterdiklerimiz

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Özen gösterişlerimize yazık... Senelerdir hayat ve hatayı kendimde aradığım vakalar, ilişkiler ya da artık ona benzememeye başlamış şeyler. Dev bir ön yargı belki şu an karşılaşacağınız, ama kusurlu, ama kusursuz, ama gerçek... Şöyle söyleyeyim, biri için belki eksi beş derecede bir belki daha fazla saat beklemişsindir; bir laf eder diye değil, haline acır diye değil, beklediğini görür diye

Alptuğ'un Mekanı