Oğuz'un Albayına

Albayım bu seninle ilk konuşmam,hem de bu vakitte ve destursuz;Oğuz gibi değilim ben ama idare et artık...
Sana da sorayım albayım,yine tekrardan taa ki aynı şeyleri ve ben ne yaptım?Yani sevmenin ötesinde ne ki yaptım gram olsun bir defa,bir defa daha soruyorum öyle bir bin daha ama yok cevap..Ben hep ağlardım albayım ama bu kadar uzun ve gerçeği sana denk geldi karanlık ve yalnızlıktan da belki de dile kolay 3 saat süreyle..Kelimeleri bilmiyordum ama Oğuz'dan öğrendim,onu boşver de sen biliyor musun karşında seni kırmak istemeyen hem de bir kadının sonradan seni paramparça edip hiç haberinin de olmamasını;bu işte albayım,bertaraf edici şekilde her anlama geliyor.Zannediyorum ki gözlerim kızarık ve şiş olsa gerek ondan dik dik bakıyorsun bana.Ne,hadi sen de söyle işte ne?
Böyle umursamaz bakıp da umursama,sağ gösterip vurma sen de diğerleri gibi çünkü Oğuz değilim ben sen de bilmezsin ki 4 sene boyu 2 kadından 5 defa reddedilmiş gibi bir halim olmasa da;inandırıcı gelmediyse bil,ben hergün sadece Oğuz'un yazdığı gibi  romanlarda olur denilen şeyleri yaşıyorum albayım..Standardım olmadı ki,hep bi'asker kaçağı gibi işte...

Sarmadı mı muhabbetim,biliyorum sarmadı;zira dertliyken inatçı,can sıkıcı,negatif ötesi bol çene bir herifimdir ben,işeyaramazın teki,her zamanki gibi yani..Yine bu gece de üzülüyorum baksana,aynı mevzuya,aynı şekilde(yalnızca biraz b*kunu çıkardım ağlamanın)Biraz da argo kullandım belki,serserileştim,kendimi bir pislik olduğuma inandırmak konusunda her tür adımı da atmış bulunmaktayım zira akıbetimi bilen kimse suçumu itiraf etmedi,inkar edenler ise delil gösteremedi bir cezaya karşın.Neyin hükmü bu albayım,anayasa mahkemesi mi,sen mi ben mi bunun muhattabı gerçekten anlamadım..Biraz kola ister misin,var;ama annemi zor yatırdım uyanır şimdi,bırak uyanmasın da şöyle başbaşa ağlaşalım tüm gece olma mı?Sen bana sus,ben sana kadınlardan,oflardan ve kadınlardan...
Ama yeter,ama artık..Ama...Diye sesin kısılırcasına şu umut fısıldayan her türlü aşk şeysinin içine tükürmüş lanet eden ve kendine acımaya ramak kalmış dokunmasan da ağlayan,insanların övdüğü kendinin öldüğünü söyleyen ve özleyen şu çocuğa alkolsüz bir içkiyi çok mu görüyorsun albayım?

Albayım ve sen gibi bazı en çok,en erken,en kim gibisinden halihazırda var olmayan türlü kadınları bekleyişlerim ve gelmeyişleri;sen de yoksun ama varmış gibi varsayarak yazdığımdan ötürü fikren ve manen gelmiş bulunmaktasın,hoşgeldin;fakat ne acıdır ki buraya ilk gelendir sensin ve eminim birazdan içinde türlü tövbe ve pişmanlıkla hesabı bana yıkıp orduevine mi nereyeyse geri döneceksin..Olmayanları bırak olanları da bekledim albayım,olanlar bile gelmedi ya yuh,yuh,yuh ki bana ben ne adammışım da meğer kimseler yokmuş ve gelmemişken kendi varlığımı ispat için bile ayrı bir çabaya koyulmuşum..Sizin gazinoda palamut 14 liraydı di'mi merak ettim..Ayrıca albayım gelmezler biliyorum belki şuan olmadığım o gazinoda görevli garsonlardan birine palamut söylesek o bile gelir,sen kaçıyorsun ama eminim hesabı ödemek için param bile gelir ama o kadın gelmez...
Bizi kırmak istemeyip de kıran kadınlar için bir de sirtaki yapalım olmaz mı,güleç yüzlerle tabak kıralım ağlarız nasılsa dönerken,nasılsa hep ağlağız belki de içmeden hala bile bıkmadan ayyaşız.Mesela ben çift görüyorum kendimi,biri her nasılsa onda ve yine ki yine benden çok uzakta,adeta utanmasa o bile öte tarafta...
Bu taraftan kestik gibim ümüdü de,öte de beklenmez ki gele ki gelecek...

Gelmiycek albayım ama bekleyelim olma mı?tamam açık tut taksimetreyi gelene kadar,nasılsa gelmecek ki ben ya şiveye başladım ya ağzım yüzüm yamuldu hüzünden;bu gece de senden oldu hadi,Oğuz'a sarıl benim için...
Kaç kişi kaldı hem bizim gibi yahut kaç da kadın kaldı şiir seven...

0 Yorum:

Yorum Gönder