İltifat

Bir rivayetim var,bunu şuan ben uydurdum,ama eminim ki ben söyleyince çoğu kişinin aklına da doğru olma ihtimali gelecek;şöyle ki dostlar,genelde giderken iltifat eder kadınlar..Sus payı mıdır,teselli ikramiyesi mi bilmem ama öyle;gülüşünüze,insanlığınıza,benliğinize falan.Hoş,hesap da etmezler haa;gittiklerinde gülebilecek misiniz,sizden arda kalan olacak mı diye,kimi zaman da bilmezden gelirler...
Doğru da olmayabilir ha bunlar,zira hiç gidenim olmadı benim,ne giden ne de gelen;gelmişini geçmişini derler ya,gelmeden geçen çok oldu işte.Olmaz mı?çok mu mantıksız?Her neyse,şayet ki olsaydı bunu bile yapamayacaktı ya sen düşün;yakışıklı olmadığımı düşünüyorum,tatlı da değilim,gülebildiğimi de hiç sanmıyorum;zannedersem bir kadının beni yere göğe sığdıramayacağı tek özelliğim ona olan sevgim olacaktır,bunu da gitmeden nasıl yapacaksa?
Bunları yazmamın bit sebebi yok aslında,destursuz aklıma geldi öylece...

Ben terk edilsem çok sert olurdu sanırım,hem bana hem de ona(her kimse işte)Bu da demek oluyor ki;seveni olmayan,yani asla terk edilip aldatılamayacak erkekler olarak bunu kutlamalıyız...
Bir dostum''Belki sevip de söyleyemeyen vardır seni''dedi,bunu da bir iltifat olarak aldım doğal olarak ben..Mesele şurada;eğer biri beni seviyor ve benim bir başkasını sevmem gibi her şeyi karşısına alıp yok pahasına bunu söyleyemiyorsa(zamanında benim yaptığım gibi)benim aşkımı hak etmiyordur;ki buradan da itiraf edeyim,bana aşık olduğunu savunan biri olsa ona giderdim NET.Çünkü geride bırakılan olmanın ne demek olduğunu en iyi bilenlerden biri ben olsam gerek bu konuda,hem de ikinci defa;ve kimseye de bunu yaşatmaya hakkım olmadığına kanaat getirdim;ben iyi bir insan olmalıyım,bunu yapan da kötü değildir ama olsun,yine de ben en iyisi olmalıyım...

Bu bahsettiğim kadınlara da bir not;
Terk ederken iltifat etmeyin,sakın ha''Hoşcakal'' veya ''Görüşürüz'' de demeyin,ama son bir kez gözlerine bakmazsanız da ayıp olur;içiniz acır diye bundan da kaçınmaya kalkacaksanız,en başından hiç terk etmeyin...
Ve siz aşkını itiraf edemeyen kadınlar,kişinin de gerçek olmadığını bal gibi bildiği,yahut kendini ona inandırdığı şeylerle ona iltifat etmeyi deneyin...
Belki de herşey iltifatta bitiyordur...
Öyle düşünürsek kadınlara ne demeli peki,hele ki kimi sevdiklerimize hiçbir iltifatın yetmeyeceğini düşününce azap değil midir bu bize?O yüzden suskunsa çok da şey yapmayın bir erkek,hangi iltifattan başlayacağını bilmeme olasılığı da var bi'ihtimal..Ya ben,dile getirmeden duramam ama hangisini,hangi birini;üstelik de hepsi doğru ve tümüyle gerçekken yalan söylemediğime onu inandırarak,üstelik en kötüsü de tüm bunları beni zaten sevmeyen,belki umurunda bile olmadığım bir kadına tekrar tekrar yaparak...
Benim plak başa sardı sanırım;''Hoşcakalın''zira sizi terk etmiyorum...

0 Yorum:

Yorum Gönder