Ben Bekliyoruz

Bazen için kendimi benden başka biryerlerde öylece bekliyormuş gibi hissediyorum;7. sınıfın son gününde eski okulumuzdaki 3 küçük binadan ana kapının önünde olanının önündeki basketbol potasının tam önünde sevdiği kadından cevap beklediğimdeki;yahut Çankaya hastanesinin ikinci katının en dipteki iki yataklı odasının kapıya yakın yatağında(ki sonradan diğer yatağa yerleştim), çocuk aklım ama büyük bir ciddiyetle ölümü beklediğimdeki gibi...

Ve o 13 yaşındaki çocuk hala o bahçede,o kareli gömlek,o mavi şapka,o eski gözlükle ve en çok da son bir umutla bekliyor...
Yine o çocuk daha hala o hastanede öleceğini beklerken hüznün daliskasını yaşıyor,ama önceki gün,okuldaki son günü sevdiği kadının ona''Seni görmek istemiyorum''dediği için bir yandan isteğe de kıvrılıyor ölüm korkusu...
Onun gibi onlarca çocuk içimde,hepsi uzakta ya seni,ya da seninle-en azından düşünle-şimdi bile bekliyor;başka yerlerde,başka zamanlarda,ama hala...

Benim hafızam iyi değil inan bana,13 Haziran 2013'deki senin yüzünü,heyecandan olsa gerek ama ölsem hatırlayamam mesela...
Kindar falan da değilim,aksine;ben var ya ben,o günkü söyleşimde aşk konusu açıldığında sana olan aşkımı kahkahalarla anlattım.Geçtiği,unuttuğum,umursamadığım için falan değil,sadece içimdeki hangi yaraları yeniden deşerken''Dramatizeye yer yok''diye söz verdiğim için onlara..Ben sözlerimi tutuyorum,öyle ki senden sonra bir başkasını sevmek aklımdan çok geçti,deli gibi istedim belki yalan yok,ama asla sevemedim;hatta tut ki gelsen şimdi-umuda bağlamıyorum,farzımahal yani-,artık çok geç diye geri çevrilebileceğine inanıyor musun gerçekten seni?İşin kötüsü de bu ya;bu yalanı ben,kendime söyledim,ama ben bile inanamıyorum...

Çocuklardan biri hala 6. sınıfın ilk gününde ve yine okula ilk defa geç geliyor,yine senin yanın boş..Bunların hepsi aynı çocuk,hepsi ben,ben de çocuğum,dibine kadar;öyle ki inansan da inanmasan da kuş tüyü gibi bir kalbim var,belki yalnız sana,zira uçamıyor da başkasına...
Gönül de koymadım,sen mutluysan burada tabak kırılır anca;hüznümü örten mutluluğuna,kırdıkça kendimi,eğlendikçe seni hatırlatacak bir de sirtaki yapılır...
Müslüm babanın da dediği gibi hem''Artık geri ver..Geri veremezsin aldıklarını..!''

0 Yorum:

Yorum Gönder