Nasıl Mutlu Oldum

Çok zor oldu... Arkamı dönmemek, taşları saymamak, kapamak kapıları karanlığa. Ara sıra dönecek oldum ama... İçimde benden daha güçlü olduğunu bildiğim fakat bana da ait bir şey, buna imkan bile tanımadı. Günlerden çok uzakta bir yerde ağırca demlenmiş gibiyim, çok daha yakınım kendime. Bir yanımda solmak için ufacık bir sebebi hazır bekleyen o gülü soldurmadım. Sakin ol, nefes al, önüne bak, iyi şeyler yap. Biraz da her şey birbirini doğurdu; ben iyiye, hoşgörüye ve sevgiye gittikçe, artık öyle biri oluşum zorlaştırdı intikam yahut kendine acıma gibi şeyleri.
Canımı yakamaz diyemesem de yeterince uzak artık, bağımlılığın bağımlı olunanı görünce tekrar etmeyeceğini bildiğim dönemindeyim. Geçmiş, geçmiş oldu.

Defalarca tutuşmuş sekoyanın artan dayanıklılığı üstümde, yeni şeyler bağlamayı başarıyor beni nihayet kendine; lazım değil bi'isim, anı çalınsa aklıma, durduruyorum kendimi "Sırası değil." diyorum, bir daha da olmayacak.
Sonra başlıyorum: Zor ama diyorum, belki bugün bir kadını seversin, belki bugün odana bir çiçek alırsın, belki bugün ciddi işlerden payını alırsın. Nefes geliyor her şeyden önce, içime çektiğimde kısılıp kalmayan, beni boğmayan yeni nefesler.

Çoktandır bu kıvılcımın çakmasına dair gerek aklımdaydı ve hazırlanıyordum ama ilk kıvılcım hayatımın tamamında nefret ettiğim bir şey sayesinde çaktı: Biyoloji. (Nörobiyoloji demek daha doğru.)

Dört tane temel hormon varmış:
Dopamin
Seratonin
Oksitosin
Endorfin

Önce tüm bunları araştırdım, sonra insan ilişkilerindeki paylarını, örneğin sarılmanın seratonini arttırdığını... Daha buraya yazamayacağım (kaynak göstermeden bilimsel bilgi yazmak doğru gelmiyor) binleri aşkın şeyi. Baştan başlamak istedim, başka bir şey mümkündü çünkü. Özellikle nelerin neleri tetiklediğini bilerek hareket etmek benim gibi planlı birini çok cezbediyordu, belli bir sürenin sonunda bilimin geçerliği de nihayet göstermişti kendini, yıllardır meyvesini alamadığım çabalarım nasıl da kısa sürede baş vermişti. Derken güzel bir kısır döngü kazandırdım hayatıma, iyiye gittikçe geri dönmemek için bir imtina kapladı beni, geri dönmediğim ger an biraz daha ileride hissettim.

Şimdi dünyanın en mutlu insanı olabilirim,
Değişen tek şey... Sadece daha kararlı başladım, yeni hayatıma, gerisi geldi...
Bıkmıştım artık, çiçek açma hakkım vardı, gayretini edecek sağlam dalım yoktu.
Dostlar benden emin değildi, ben kendimden.
Şimdi de emin değilse bile belki kimse.
Güzellikle baktığım her gün daha çok seviyorum kendimi, her şeye.

0 Yorum:

Yorum Gönder