Aşksız Dönem

Beni takip eden çoğunuz almıştır belki de bu Kaptan-ı Derya'nın denizlerden çekildiği haberini.Ani oldu biliyorum ama çoğu şey öyledir zaten,bakınız aşk gibi,ölüm gibi...
Evet bir devir daha kapandı ve uzun bir dönem aşk yok artık bana.Yalnız garibime giden şey bu haberi alanların korkması oldu;yahu sanki ben aşıken sana bir faydası vardı,bana bile yoktu ki.Bu zamana kadar aradım-taradım,bulup buluşturmaya çabaladım,bekledim,direndim,inandım falan mesela.Ama olmadı be abi,sevilecek kadın oldu ama sevilmek istemedi,bir diğeri sevilmek istedi ama hakkıyla sevemedi,karşıma çıkan diğer çoğu kadın da aşktan sevgiden bi'haberdi...Biliyor musunuz normalde böyle bir coğrafyada benim gibi birinin vurulmasıdır meşru olan,bacağı kırılan atın vurulmasından farksız olarak;şimdi diyeceksiniz ki"Mesele zaten vurulmuş olman değil mi?",e siz de haklısınız tabi.Zaten bundan sonra çoğu zaman siz haklı çıkacaksınız,daha doğrusu çıkmalısınız;zira sevdiğim kadın beni sevmeyecek,aramız açılacak,bir daha hiç bir şey eskisi gibi bile olmayacak derken de ben haklıydım,bu kadın da sevmeyecek,aynı şeyler yaşanacak derken de ben,üstüne üstlük bu cümleyi de birkaç defa kurmuştum...

Artık en eskimize dönme vakti geldi edebiyatta da,evet yazılarımda ve hayatımda zoraki ya da gönüllü bir şekilde aşk her zaman var olacak biliyorum,sadece aşık olan ben olmayacağım.Yani yine yazılarımda şu olmayan kadın geçecek,ayrıca o kadın günün birinde gelecek ve ben o günü bekleyeceğim;her ne kadar fantastik bir şey gibi görünse bile bu benim şuanda herhangi bir kadını sevmemden inanın daha mantıklı.Çünküsü içimdeki kadınlara karşı olumlu olan pek çok duygumu yitirdim,inanmak gibi;ama yalancı olduklarından değil,bir kadının gerçekten sevebileceğine dair çekincelerim var sadece(her ne kadar çok güzel seven bazı güzel arkadaşlarım olsa da)İşin esası korkuyorum da denilebilir artık kadınlardan,hatta ne dense yeridir;bir kadını sevmenin kuşkusuz herhangi incinmelere çıktığı şu coğrafyamda...

Ki aslında söylemeyecektim ama ben bir şeyi itiraf etmezsem herkes yalan söyler;
Bugün yaklaşık yarım saate yakın dua ettim,ama benim dualarım pek aşina olduğunuz şekilde değildir;oturdum konuştum Allah'la her zamanki gibi,sanki dosta dert anlatırmış gibi falan bir şeyler.O arada aklıma geçmiş geldi,geçmişte sevdiğim o ilk kadın falan;ama hepinizin dikkat ettiğinin aksine mesele artık sevmek ya da sevmemek falan değil,alakası bile yok...
Her şeyi bir kenara bıraksan güzel bir maziydi,o bahsi geçen kişiyle olan o sıradan arkadaşlığımız bile;üzücü bir şeydi belki ama mutluyduk be abi.Asıl dilimin ucuna gelip gelip de giden şeyi söylemek lazım gelirse şimdi;aşkı onda da bulamamıştım ama,ondan sonra bırakın aşkı,onunla olan arkadaşlığımıza benzer bile bir şey bulamadım,aramızdaki bağa.Ve şimdi o ayrı yerde,ben ayrı yerde,ayrı insanlarda,ayrı hayatların arasında;ben hala onu yazıyorum,lakin o beni unuttu çoktan...
Unutmamış da olabilir gerçi biliyor musunuz,insanlar değişir belki ama hala İrem'i tanıdığımı sanıyorum,böyle bir şey yapmayacağı konusunda...

O bir başka dünyanın insanı,karşıma çıkan iyi insanların bayağı bir kısmı başka dünyanın insanı,burada kalanlarınsa çabalarına rağmen açıkçası hayrı yok bana.Diğerleriyse zaten değmez,işte asıl mevzuat da bu;değmez dedim,değecek kişiyi uzunca süre,sakallarım ağırana kadar beklemeye ant içtim ve ben aşk insanı,aşk mevsimini yangına atıp da soldurdum bilmezsiniz...


0 Yorum:

Yorum Gönder