Unutmaya

Unutmaya

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Unutmaya Image
Unutmaya değil de, neyi unuttuğunu unutmaya ihtiyaç var. Zor bir gün gibiyim hepsi bu. Saksısını kırmaya yeltenip başarılı da olan ancak saksının kırık parçalarının bedenine batışını engelleyemeyen güzel bir çiçek gibi veya... Eksiltili mutluluklar mı artırıyor kabusları, içimde devamlı şu ana bakmamı söyleyen ve geçti diyen akil, atlatmış, başarmış bene karşılık; bir iki en keskin, en su götürmezinden

Havalı Şiir

Havalı Şiir

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Durarak eskiyen ve duruşunu ölü şeylere borçlu olan Yaz güneşine muhtaç ve yüksekten kaçınan Pılını pırtını var olmaya yatıran ve uyandırmayan Küstürülmüș; kimselerce izi, tortusu olmayan Bir en yabancı gibi kalıyorum yaşlarım başımda Sinmese de geceler yavaştan, alsa da payını geçmiş Bir "burası" var, buradalık hep -ama hep- tek başına Hiç değmediği sabahlara özenen pencere bekleyișindeyim Muntazaman dursa

Optimistik Yazı

Optimistik Yazı

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Desen ki ilk kim kazanır şu hayatta, evvela affedebilen. Benden sana geç bir tavsiye sayın okuyucu: Seninleyken mutlu olduğunu çok net hissedemediğin herkes kimsedir, bunu unutma. Kurumuş kanları silmiş de yazıyorum bu satırları sana, yaranın kabuğunu tırnakla söküp atsan da kanamadığı yerdeyim, güvendeyim. Buraya nasıl geldiğimi sorarsan eğer, tek bir cevabım var sana: Kendime yakışmayandan vazgeçtim. Yan yana

Birileri

Birileri

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Fotoğraflara sığmayacak sabahlara uyanalım, bekliyorum, dinen yağmurlar ardında. Bir garip sızı sarsa da ara sıra, çekip atıyorum artık; biliyorum zira birileri hep olacak. Senin ve benim yanımızda, karşımızda... Karlı bir gün benim koluma giren biri olacak, biri senin saçını örmene yardım edecek, biri beni dövmek isteyecek, biri senin çantanı çalmaya çalışacak. Birileri olacak işte, birileriyle geçecek bir şekilde

Nasıl Mutlu Oldum

Nasıl Mutlu Oldum

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Çok zor oldu... Arkamı dönmemek, taşları saymamak, kapamak kapıları karanlığa. Ara sıra dönecek oldum ama... İçimde benden daha güçlü olduğunu bildiğim fakat bana da ait bir şey, buna imkan bile tanımadı. Günlerden çok uzakta bir yerde ağırca demlenmiş gibiyim, çok daha yakınım kendime. Bir yanımda solmak için ufacık bir sebebi hazır bekleyen o gülü soldurmadım. Sakin ol, nefes

Kalbime Mektup

Kalbime Mektup

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Erteleme yaşamayı kalbim, bakma sen bana, genciz daha. Affet diyen yok sana, ne affet ne unut ama... Bitti artık. Bize dön, kendine dön, özlediğin yaşam şurda duruyor işte... Geçti kalbim, sızısını taşıman gerekmiyor o insanların, batmasın artık ne iyi ne kötü anıların. Gel yine çiçeklenelim, yine aşık olmayalım birine tamam ama en azından insana karışalım; biliyorum zor inanmak

Fizyolojik Hezeyan

Fizyolojik Hezeyan

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Ellerim hep soğuktur bilmezsin, Kanım koyu, kolesterol başlangıcı, Gözlerim kara zira uzaklar sana, Cildim tahriş, sakın dokunma. Yüzüm eski, çabuk unuturlar beni, Kalbim yavaş, durmaya niyetli; Kulaklarım, sevildiğimi duymadılar, Hiç ısınmadı göğüs kafesim. Saçlarım dökülür, nemli gözlerim Kendime dahi yetmiyor kaldırma kuvvetim Gayrı genetik hüznüm, bedeli sevgimin Nefeslerim derin, dudaklarım kuru, Beynimde onca haklı kuruntu, Yamalı bacaklarım desen

Hassasiyet Meramı

Hassasiyet Meramı

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Hassasiyet Meramı Image
Hayat, bizim gibi fazla hassas adamların işi değil belli ki. Nietzsche'nin o ağlayan ata dokunduğunda hissettiği, çoğu insanın aklından geçirirken dahi tereddüt ettiği hisleri -tam olarak onları- herhangi bir an boyunca hissediyorum, çoğu kişi için evvela belli belirsiz şeylerin bıraktığı derin izler müze mahiyeti kazandırıyor yüreğime. Hal böyleyken pek kimsenin kolay kaldıramadığı şeyleri gariptir soğukkanlılıkla karşılıyorum, yine de

İç Münakaşa

İç Münakaşa

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
İç Münakaşa Image
Çok koştum, çok denedim, çok çabaladım sevgilim... Bir çıt benimsenmek için. Çok oynadım kendimle, bir öyle bir böyle zorladım kapıları; başımı önüme alıp sıcak bir sofra gibi bekledim samimiyeti... Duyardım kokusunu inceden, sıkı fıkı sevgilerin; görürdüm ötede, bilirdim gelmez beri. Karanlıklara, şiirlere, yalnız zamanlara sığındım, çivilendi gülüşlerime mağruriyet... Her şey oldum, ait olamadım. Çok sürüklendim sevgili, çok aldandım,

Dün Gece Nasıl Çarmıha Gerdim

Dün Gece Nasıl Çarmıha Gerdim

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Ur oldu sırtımda anı diye sakladıklarım Yağlı birer urganmış boynuma sardıklarım Hayatımı dün gece çarmıha gerdim Ne sabah oldu, ne bugün Dost diye gün gece ağladıklarım Silindiler arasında binlerce fotoğrafın Hiç mi olmadılar, ben ne kadar kaldım Yanmak unutulmakmış, geç anladım Kimsenin hiç bir şeyi olmadan Sıyırıp geçtim ateşleri Bir ben, ben tek kaldım Çarmıh ben oldum İyi

Yara-ma

Yara-ma

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
...Yapma bence, kan olacak ellerin çünkü, geçmeyecek üfleyince. Tedavisi yok bunun, kaçınılmaz olanı geciktireyim derken ömrünü heba etme; sen bugün bu yarayı sararsın, yarın yara olur o sargı. Durdurma kanamayı Kaynatma kırıkları Yalnız başımı okşa Düşünme yarınları Gelme üstüme, bu sonsuz merhametini giderek çileye döndürecek bir karanlık gömülü içimde; hayır daldırma elini öyle, tutup çekebilseydin geçmişimi tümör gibi

Ağla

Ağla

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Islanır mı rengini bilmediğim gözlerin bize orda, normalde kıyamam ama bu gece bize ağla sevgili, belki de hiç gelmeyeceksin; mavi hava boşluğu dinmeyecek aramızdaki, siyaha çalıp uyutmayacak geceleri. Birbirimizin varlığından habersiz solup gideceğiz, koşmak ya da yürümek bize yorgunluktan fazlasını vermeyecek, en yakın olduğumuz an birbirimizin sevdiği bir şarkıyı dinlediğimiz, şiiri okuduğumuz olacak, bilemeyeceğiz bile. Ağla bize, biz

İki Mutlu Atom

İki Mutlu Atom

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Nemli bir mermi gibi ortamıza düştü kader, uzanamadık "biz" ihtimaline; göz bebeklerimiz değecek kadar yakındı belki ama... eski kırgınlıkların karanlığından seçemedik birbirimizi. En çok gecelerde aradık kabahat bizim, yine de haklıydık çünkü yalnız gece dönerdi insan kendine, hayaline döndüm hayata her gece. Șu hor geçmiş ömrüme teselli ihtimalin, hiç dokunmadığım, kimselerin dokunmadığı nemli odasında asılı kalbimin. Islak pamuklar

Neredesin

Neredesin

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Etrafımdaki ateş çemberi vuruyor gözlerime, bir parıltı varsa sensin; yarı güzel, epey yangın. Kuşatma altında sanki hayat, elleri ceplerinde yürüyor şairler başları düşmüş. Neredesin sevgilim? Bize pek yer yok gibi burda ama kaybolmuş çocuklar gibiyim, yerimden ayrılmasam mı seni aramaya mı çıksam bilmiyorum doğrusu nedir, doğruya en yakın şey iki dudağının birleşiminden süzülen nefesin uğruna ölmektir. Kalabalık içinde

Öptüm

Öptüm

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
Bir şeyler ısınıyor orda bir yerde her kimsen, hani küçükken soğuk - sıcak diye bir oyun vardı, ordaki gibi sıcak ama bul desen bulamam, bulur muyum dersin? Orda bir yerdesin işte, aksime dingin ve duru suyun, benim aksime sen benden haberdar gibisin nasıl anlatsam. Üstümüze biriken aynı gece, şuan belki de tam benim şehrimde, benim çoktan unuttuğum bir

İnceden

İnceden

undefinedth undefinedundefined
By with 0 Comments
İnceden hissediyorum o kadar da olmadığımızı, bu incelik daha çok ince bir şişin yüreği delip geçmesindeki inceden. İnciniyorum bu gece soğuğu, bu alakasızlık içinde en sevdiklerimle; inceliyor kalbimi koruyan birliktelik zarları, ince buz altında donuyor ama onu bile tek başıma kıramıyorum. İnceden inceden işliyor kalbime, bir şey ifade etmeyişimin idrakı. Yalnız ve yabancılaşıyorum sevdiklerime, İncelikler yüzünden. Asılsız sanılan

Alptuğ'un Mekanı