Eksikli Yazı
Sanki hakkında hiçbir şey bilmediğim birini özlüyor gibiyim; tanımadığım, hiç görmediğim, duymadığım, karşılaşmadığım, varlığına dair herhangi emare bulunmayan biri. Kalbimin ekmeğini yere düşürmüşüm gibi hissediyorum bazen; ki kırk düşüncem de olsa yalnızca boşluktan peydah bir yankı, bir uğultu hakim içimde şu sıra. İstemem beni yanlış anlamanı, evvela geçmişimden her şeyle yüzleşerek döndüm ben yine yazmaya ama kalbimde taş kesilmedi ya nihayetinde; bilirsin bazen hatırına bir an düşer birden, o günün niye öyle devam etmediğini sorgularsın falan, işte benim de hatırıma düşüyor da bütün gün asılı kalmıyor artık, mucizevi bir çözüm falan da bulmadım halbuki, sanırım bir noktada kalbim sona geldi yorgunluktan ve bıraktım, beraberinde birçok iyi özelliğimle dahi olsa.
Ah bir de o hiç dolmayacağını bildiğim bazı boşluklar dolabilecek olsaydı... Dolduracak bir şeyin olmamasıyla alakalı değil bu, zira irili ufaklı pek çok şeyim dahi olsa, hepsi kendi için ayırılan yere girebilir anca, olmadı yeni bir yer açar ama yine dolmaz orası biliyorum. Orasının dolması için başkalarının iyi insanlar olmaları gerekirdi, aslında bu kadar basit.
Morfin soluyor gibi hissediyorum bazen, bunca sakin koyvermişlik benim eserim olamaz zira; ya değiştim kendime dahi çaktırmadan, ya da... Çok saçma ama belki bir şey beni zapt ediyor, anlık hüzün ataklarım yerini hayli daimi ve ince bir su sızısı gibi ağır ve sessiz ilerleyen bir hüzün adam olmama bıraktı. Hüzne alışırsan hafifliyor ama bir yandan da kalıcılaşıyormuş, nereden bilebilirdim ki; şimdi yalnızca gözleri her fırsatta dolu ve uzaklara bakan, kafası insanları kaldırmayan, bir kağıt parçası kadar hafif ve kopup gitmeye pek tabii müsait bir hale evrildim; ikindi vakti bir meltem eserken adsız bir omuz, bir göğüs bulsam misal, gözlerimi uyuyorum diye kapatıp ölebilirim bile yanlışlıkla. Bu tam olarak huzur mu bilmiyorum, halen eksik ama iyi hissediyorum artık, buna şükür; belki kendime karşı bu kadar dürüst olmasam çok daha kolay olurdu ama ziyanı yok, iyi ki varım.
Unumu eledim, eleğimi astım, şimdi yalnız seyrediyorum sessizlik içinde.
Keşke ben hiç beklemeden bir şey olsa, biri gelse,
Yeniden dalgalansa sularım
Hatırlasam, yaşamanın işte o olduğunu, her ne ise.
Geçmişe, eski dostlara, eski aşklara bin kere lanet olsun ama
Böyle olsun istemeyen tek kişi bendim, kendimi biliyorum ya
Eksik kaldı bu yazı da
Kendimi biliyorum ya
0 Yorum:
Yorum Gönder