Anlatamadım
En az ikimiz de biliyoruz öldüğünü palyaçonun
Bölündüğünü dünümüzün bile artık bırak biz olmayı
Her karanlık aynı mıdır, hepsi herhangi ışıkla aydınlansa da
Nerden başladıysam anlatamadım, bittiğim yerler kesti sözümü
Sessiz olmayı, ince bir kitap ayracı gibi düşüp kaybolmayı
Daha iyi anlıyorum artık gereği kalmamayı, azaldığım gözleri
Okunmayan adlarımın benim olmadığını o kadar da ve
Kimsenin bir gün çıkıp beni yeniden tanımlamayacağını da
Bir kot olsaydı yaşam; ellerim cebinde, koşardım yokuş aşağı
Sıkışık bir zaman dilimi gibi kesilirdim dahil olduğum her pastadan
Anlatamadım asla, hiçbir yere er geç yakışmadığımı
Sakil ve yalnız kaldığımı her hikayenin sonunda, sen de dahil.
Akşam ışıklarının vurmadığı bir yerdeyim, temkinli ve tekinim
Bilirim, çağırılmayacağım; korkmuyorum, gelmeyecek kimse
Asla anlatamadım ama ben yabancıyım, öyle de kalacağım;
Şimdilik merak gözlerde, gitgide sönecek, herhangi bir hiç olacağım
Yalancı bahar'ım, zira fazla vakıfım
Kızamam, küsemem; alıştım ve halden anlarım
Ne vakit gitmeye kalktıysam nitekim, anlatamadım
Onlardan gidiyor olduklarıma, içlerinde zaten hiç yerim olmadığını
Tam da bu yüzden gittiğimi, ancak ben gidince fark ettiğini herkesin
Hiçbir şeyin değişmediğini, ne acı. Her şey biraz soğuk şimdi, mesafeli.
Kendilerini mi kandırıyorlar nedir, görmüyor ve ciddi inanıyorlar ama
Ben kokusunu alıyorum inceden inceye azalan ilgi ve her şeylerinin...
Anlatamıyorum!
0 Yorum:
Yorum Gönder