Olmadı İşte


Olmadı işte sevgili kalbim, uzun zamandır tasarladığım kadar gittim aslında, yine de olmadı görüyorum.
Güzel sabahlar yok artık, iyiliğimiz için bize karşı gelen ısrarcı dostlar yok; yalnızca ve yalnızca, ne olduğu anlaşılamayacak kadar kırılmış parçalar var, batar da batar.

Olmadı işte, düzelir sandım düzelmedi, geçmedi eksikler; yalan söylüyorum değil mi kalbim, sanmadım aslında, bal gibi biliyordum bir gün böyle bir yazı yazacağımı.
Mesele unutmak değil biliyor musun, unutmak gerekmesi; düne kadar birbirinin hayatında özel olduğun, karşılıklı sırlar, zor günler paylaştığın insanları bilhassa...

Bir şeyleri unutmak için bir şey yapmaya başlarsan eğer, bunu neden yaptığın bilgisi bile unutamamana yeter; bu yüzden saçmadır hobi uydurmak, yeni insanlarla tanışmaya çalışmak, gün sonunda neden bunu yaptığını bildiğin için. O rezil boşluğa bakıyorum kalbim, gözlerim kapalıyken bile, utanç kuşatıyor...

Hiçbir şeyin dolduramayacağının idrakındayım artık; eskisi gibiyi bırak, herhangi bir şey gibi bile olamayacağım, hayatımın sonuna kadar bu korkulu yerine konulamazlıkla yanacağım suçsuz üstelik. Benim insanlarım nerede? Yok benim insanlarım. Yok!

Hangi utanç biliyor musun? Beni bu hale koyanlardan herhangi biri ölüyor olsun gözlerim önünde, kurtarabilecek olayım farz et ki; delice ağlar ama kılımı kıpırdatmam biliyorum ya, bunun utancı işte. Tahmin et, ağlamak mı kayıtsız kalmak mı beni kötü hissettiren, korkarım yanılacaksın sen bile.

Yine de atlattım, iyiyim bilmem ne bilecek herkes, çünkü diğer türlü de anladıkları yok, farkında olmayı anlamak sanıyorlar, hemhal nedir bilmiyorlar; zaten çok da önemsediklerini sanmıyorum, etrafta onların modunu düşürecek üzgün bir görüntü olmaması onlar için yeterli... Sadece sen ve ben varız, sevgili ama sevgisiz kalbim. 

Unutulmuş ama kapanmamış, aksine iltihap kapmış dev bir yara gibiyim. Neyse.
Bu kadar sevgili olmasa mıydın bilmiyorum ki, sevgili kalbim. 

0 Yorum:

Yorum Gönder