LODOS Etkisiyle Atılan Adım

Bazılarınızın bildiği üzere dün tekrardan o güzel insanların buluştuğu topluluk LODOS'la söyleşideydik..Her şey fevkaladeydi,son dönemlerde geçirdiğim en güzel gün olduğunu söyleyebilirim fakat söylemek istediğim ufak bir şey daha var...
Onlarla aşka dair sohbet ettikten,çok ucundan biraz eskileri de kurcaladıktan sonra,hatta tam da o anda kendime dönüp baktım.Olmuşlar,olacaklar,hayaller,bulunduğum yer,karşımdaki insanlar,hisler,ölüm...
Çok çok zamandır içimde gerçekleştiremediğim bir şeyi o an o dostlar sayesinde yapabildim,onların tamamı şimdi fark edecek olsa bile.Aynı anda hem bir şeylerden bahsedip hem de onları yapamayan bir adam olmak hakiki bir mağlubiyet olurdu,bunu istemedim;ayrıca dönüp baktığımda ben o an oradaydım,bir amaca hizmet edercesine,kendimce kendimi açıklama ve hissettirme çabasındaydım.Gerçekten geçmişi boşverebildiğim iki an varsa biri budur ki bunun da en özel yanı diğerleri gibi işlerin sonradan kötüye gitmemesi...
Kendi kendime düşündüm o sırada;beni seven bir kadın yoktu,sevdiklerim sevmemişti,acılar,çileler bilmem neler fakat  ben sorumlu bir insandım,o gün karşısında bulunduklarım ve daha fazlası için,orada olmasaydım bile sorumluydum,şimdi de öyle...

Mutlu olmak için,direnmek için,Melike ablanın sorusundaki gibi bir şeylere tutunmak için bile sorumluydum;bir anlamda bencildim diyelim,ben mutlu olmazsam kimse mutlu olmazdı,direnmezsem kimse direnmezdi,beklemezsem kimse beklemezdi falan..Bir an için kendimi;dünyanın etrafımda dönmesinden çok,kendisi gibi hissettim.Çok büyüktüm,çok güçlüydüm ve bütün bu güç sadece sorumluluktu,başımızdan def etmeyi tercih ettiğimiz sorumluluklar dahil...
Ben bunları yapmazsam başta ailem olmak üzere herkesin gözü arkada kalır ve herkes için hayal kırıklığı.Ve cidden,insanların inandığı bir siz olması çok güzel...

Sonuç mu?Özür dilerim biraz oyaladım.Bana kötü geldiği konusunda hemfikir olunmuş bu sevdayı da (sevdiğim kadının sandığım gibi olmama ihtimalinin fazlalığına da dayanarak) tam burada noktalamanın vakti geldi,çoktan gelmişti ama boşverin;onu sevdiğimi söylediğimde gözlerinin ancak herhangi bir insan gibi bakabildiğinde ve hala yan yana geldiğimizde onu sevdiğimden haberi olmadığını gayet belli eden bir şekilde bana tümüyle kayıtsız kalmasıyla...
Aslında bakarsanız atmış olduğum bu adımın ikinci safhası aşk işlerinden de elini eteğini çekmekti ancak yine demin bahsettiğim o sorumluluk gereği ben aşktan kopamam.Aşk diye bir şey var diyerek bu kadar yol katetmişken yakışmaz bu adım;aşkın bitmesi bile daha yakışır şu anda...
Beni tanımayanların yapabileceği pek çok yorum içinden zırt-bırt bir başkasına aşık olduğuma karşın,yine inatla söylüyorum ki ben aşkı serbest bıraktım,aşık olduğu kadını öldürenler kadar sadık olmadığımı düşünürlerse de,kesinlikle katılıyorum...☺

Bir aşk sayfasını daha aşık olduğumuz kadının haberi olmadan kapattık,kapattık diyorum ama bu onu gördüğümde içimin sızladığını inkar etmek değil;o yüzden söyledim zaten,çare ya başka bir aşk ya da gözden ırak en iyi ihtimalle bir sene diye...
Başka bir aşk mı?Yok,henüz almayayım..Şaka bir yana ufukta yok,gerçekleşeceğine dair inancımsa yıpranmış.Ama yine inancımın baki olduğu,pek çok sayısalcı dostuma göre ütopik sayılan bir gerçeğim var ki (aşkın o kendine has mantığına uyan) o da tüm bu gidenlerin gitmesine,olmayanların da olmamasına fazlasıyla değecek bir kadının,kadınımın hayatıma girecek olduğu...
Bakarsınız kırmızı kar yağınca evleniriz,ne kaybederiz?Ayrıca bu kadını beklemek de bu kadın olduğu umuduyla beklediğim çoğu kadını beklemekten daha mantıklı...

Olması gerekeni yapmış olmak beni olması gerektiği kadar mutlu kılıyor ve olması gereken de bu sanırım,üç günlük dünyada gelinmesi gereken mertebe de öyle...

0 Yorum:

Yorum Gönder