Yataklar ve İnsanlar


İnsan ne anlaşılabilir derecede garip değil mi okuyucu?
Misal gece kalkıyorum diyelim, ardından yatağımın yanına geliyorum; aramda boşluk olmadığını ve tam orada durduğunu bilsem de üzerine bırakırken tereddüt ediyorum kendimi karanlıkta. Ne saçma di'mi, ulan orada işte yatak, nereye gitsin?

Bir yandan ama belki de gider okuyucu, öyle insanlar gitti ki zira, öyle demirbaş bilinen dostlar o kadar orada değilmiş ki... Karanlığı çok da belli üstelik hayatın, o an anlamasan da çırpınırken mesela bir şeyleri düzeltmek için, dolu dizgin lütfenler dizerken insanlara, anlaşılmanın yanına bile yaklaşamazken kusursuz iyi niyetinle.

Kendimi gönül rahatlığı ile bırakamadığım yanıbaşımdaki yatağım ve dostlarım, sahiden benimler mi onu da bilmiyorum ya gerçi, her ikisinin de o kadar huzurla uyutmadığı ise şuramda bir gerçek.

Ben ki ömrüm boyunca yerimi yadırgayacağım artık, anladım ve kabul ettim. 

0 Yorum:

Yorum Gönder