YENİ Yazı

**En alttaki şarkı eşliğinde okuyunuz.

Derinine değiyor bir şeylerin baki gece, söküp atılası en azından vacip olan dev bir iltihabı andırıyor dün dahil geçmişim; kızıl gece aman vermiyor, kendi göğsüm beni tanımıyor sanki, yürüyorum gidenlerin üstünde. Esvabım olmuş bu kumlu keder, arkamı dönsem önüm duvar kalıyor, hep bir ağızdan "ben demiştim"ler yükseliyor, e ben de ağlamıştım?

Yeni birini istiyor insan, hiç tanımadığı birini tanımayı istiyor esasen; yeni bir doğum gününü kaydetmeyi takvime, yeni bir yaşantı duymayı, yeni bir hikaye, başka bir hikaye, çok başka, bugüne kadar bilebildiği hepsinden başka... Bu hikayeye dahil olmak istiyor insan, ona dahil olup unutmak belki kendininkini, hatta kendini...
Korkuyor bir yandan da açıldıkça, karanlık sular kadar acımasız olabiliyor insanlar; bir türlü anlamıyorlar, bu müzelik adam un ufak ayaklarının altında, şarkıyı duymuyorlar. Neler vermezdi göze almak için, neler vermezdi uzanan ele ve gitmeyeceği fikrine; varlığını vermişti, daha neydi.

Yeni birileri gerek belki, adsız ve unvansız birileri pek tabii, resmiyette hiçbir şeyim olmayan ama teorikte birbirimizin her şeyi olacağımız kadar; o kadar sessiz kalacağımız, o kadar öylece duracağımız ve en önemlisi o kadar birbirimize tutunacağımız; en aşağı benim kadar kaygılı, en aşağı benim kadar deli, en aşağı benim kadar üzgün...
Yeni bir tadını mı almam gerek belki de yaşamın, hayata ben ve çevremdekilerden kilometrelerce daha farklı bakan biri mi gerek yani? Hiç bilmediğim açılarından yaşayan hayatı; beni güldürmeye, neşelendirmeye çalışıp dururken kendi de solan değil de daha çok benimle birlikte yanmaya hazır olan ve benden tek beklentisi kendi yangınına onun da benimkine olduğu gibi ortak olmam olan biri, yangını durdurmayıp seyrini değiştirecek, benim ağlamamı önlemektense beraber ağlamaya dünden razı biri...

Bildiğim, gördüğüm, duyduğum her şey ve herkes büsbütün canımı yakıyor galiba oluşlarıyla suçsuzlarsa dahi... O günlerden geriye kalan ve hala geçerli olan en güzel şeyler değil midir her zaman, kötü hatıralarla bağı en sağlam olan şeyler.
Serinlemek istiyorum okuyucu, nefes almak istiyorum, acelesiz bakmak istiyorum gök yüzüne artık, bir omuzda bir gün dinlenmek istiyorum çok mu, bastığım yeri hissetmek istiyorum, biraz olsun durabilmek, kalabilmek, olabilmek istiyorum; bil ki yardım çağrısıdır bu, yap ne gelirse elinden, yeni bir hikayenin tanığı, başka bir yaşamın ortağı ölmek istiyorum. Şarkıda da dediği gibi:

Melisa Sözen and Mert Firat in Bir Varmis Bir Yokmus (2015)"Yarınlarım kadar meçhul olsun geçmişim
Aldığım her nefes biraz unutmak için
Sıkıştım kaldım dünyada
Gerçek, rüya, muamma..."


0 Yorum:

Yorum Gönder