Bilmem Kaçıncı İç Döküntüsü

Perdelerimin arkasından delicesine az mı çabaladım dersiniz nefese uzanmaya; hep akşam oldu, hep karanlıkta kaldım ve kimse yoktu. Ben istemedim mi sanıyorsunuz? Sonsuza dek bir derine gömüp unutmayı pençelerimi. Hep söylüyorum ve anlaşılan susmayacağım bu gidişle ama ben de bu hale kendi kendime gelmedim be cancağızım... Şimdi siz yanılıyorsunuz tabii, hoşnutum gibi geliyor; hem insanlardan kaçıp hem de insan arıyormuşum gibi falan geliyor, halbuki size müstesna bir örnek vereyim; en saldırgan köpek bunun için eğitilmiş köpektir.

İlgili resimÇok sevdim ben insanları, hep sevdim, yer yer gösterdim yer yer belli etmedim ama vallahi billahi tillahi pek sevdim! Galiba bir yerden sonra evliya dahi olsan yetmezmiş tek taraflı sevgi, dostluk vesaire; gün be gün aşındım, her gidenin ardından kendi selamı anımsadım; zira ne yaptımsa, yemin olsun zerre gözetmeden kendimi, yalnız onlar içindi...
Kaç gece düşündüm, kaç gece ağladım, kaç gündüze zar zor çıktım, kaç ay sanki her şey yolundaymış gibi yaptım bir Allah bilir. Resmini her görüşümde duygulanışım yüzünden numarasını silip silip, tek kelime etmese de kıyamayıp geri eklediğimi bilmez de beni tribe girdi sanır eski "can dostum". Kimse nedenini sorgulamaz da agresifliğime takılır, yahut kimse durup sarılmaz da hep bir ağızdan şikayet ederler durgun halimden, asık suratımdan...

Ne diyeyim ben size be, kendim adına ne söyleyeyim de, bir defalığına başkalarına sonsuz sunduğunuz o sevgilerden, dostluklardan, değerlerden nemalanayım... Yok ben kızgınmışım, hırçınmışım, yıkıp döküyormuşum, insanları kırıyormuşum da ondanmış, YALAN! Bolca kırgınım ben olsa olsa! Kaldı ki böyle düşünme yetkisini kendinde görenlerin bir kere dahi benim için, beni gözeterek bana gelmemiş olmaları ayrı ironik.
Çocuk mu kandırıyorsunuz terbiyesizler, merhamet yoksunları, insaniyetten nasibini almamışlar!Ben bilmiyor muyum sanki kim ameliyat dönemi yanımdaydı, kim en güvendiğim insanların hiçbirinin telefonumu açmadığı gün benimle konuştu; kim ben sorduğum için değil, karşılık olarak için değil de kendiliğinden beni merak etti. HEPSİNİ BİLİYORUM -BURADAN SONRASI ÖNEMLİ!-  ne yazık ki her kötü anı ve sonrasını...
M**ay gittiğinde Eda'nın binbir yoğunluk arasında benim için kısa süre de olsa kafeye gelişini ve söylediği "Eğer o gerçek dostun olsaydı, sen ona bir sorununu anlattığında sana söylediklerini hatırlardın." sözünü de; Beyza'nın o aptal ağlayan sesime rağmen sabırla benimle uzun uzun konuştuğu günü de; Emir'in sırf benim derdimi dinlemek için en iyi arkadaşlarını ekip benimle Dicle Kebap'a geldiği günü de, İlyas'ın ben koltuk değnekleri ile iken gerçekleştirdiği moral ziyaretini de dün gibi hatırlıyorum ve ANT İÇERİM BUNLARIN HİÇ BİRİNİ KARŞILIKSIZ BIRAKMAYACAĞIM!
slow motion boxing ile ilgili görsel sonucu
İşte tam olarak buydu bir zamanlar, nasıl da özledim o geçmişi, kendimi, eski hiçbir şeyden habersiz ve kendini dostlarıyla güvende, sırtı yere gelmez zanneden hallerimi... Anlamıyor insan, iinsanın nasıl değiştiğini de nedenini de; dost dediğin tanıdık halini alıp tanıdık da günden güne başkalaştıkça düşünmekten alıkoyamıyorum kendimi artık, benden geriye ne kaldı diye... Koca bir hiçin karşılığını edindiğim fikrine alışmak elbet güç, haşa sitemim Allah'a değil lakin hiçbir şey de asla kolay olmadı ki; zaman zaman kolayı aradım ama hep de korktum açıkçası kolaydan, ne zaman ki bir şey çabucak olsa yahut olmaya çokça yaklaşsa asla olmadı, yahut oldu ama beraberinde ne hüzünleri de getirdi.
Neticede suçladığınız tüm bu özelliklere sahip bir alptuğ hayat buldu; agresif, güvensiz, umutsuz, küfürbaz ve vesaire. Çok kolay olduy üstelik, tek celsede hayatımdan dünden razı göçenler sayesinde. Bu yazyılar durduk yere kazınmadı, düştü ama damdan değil göz pınarımdan...

Yanisi olurdum, cıvıl cıvıl olurdum, bende o potansiyel, o kafa hep vardı; bilinenin aksine hep bir yanım delicesine ve bugün çocukça olduğu söylenen herkesinkinden daha çocuktu. Yalnızca bir şans kafiydi arkadaş, bir parça hakiki değer, Aile harici gerçekten sıkı birkaç bağ yeter artardı. Çok farklı olabilirdik ulan insanlık senle ben; bakma şimdi de oluruz ama... Yenisi bol olsa da göz gideni sorar illa, "Kabahatin çoğu senin canım kardeşim."

0 Yorum:

Yorum Gönder