Öyle Böyle

Öyle böyle yalnız olmak,gelgitler,kopamamak,akla gelenler,gitmeyenler ve asla gelmeyecek olduklarını bildiklerim.Tanışıyor muyuz?Bu arada bu yazdıklarımı okurken aşağıdaki müziği dinlemen anlamlı olur diye düşündüm,artık her kimsen.Tüm bunlar olurken insan,aşkın yerini sabra bıraktığı şu vakitlerde of çekip paltosunun yakasını biraz daha yukarı alaraktan yürümeye devam edebiliyorsa,bunda ancak bir kadının payı olabilir.Yani tam olarak böyle düşünüyordum önceden,şu anda da karşı değilim aslında ama dedim ya yalnız olmak...Hayatımda herhangi bir suretle bile herhangi bir kadın boy göstermezken bu düşünceyi öne sürmek ahmaklık olurdu...
Özlediğim aklıma geliyor bazen,gitmiyor desem de yeri;sanırım biraz değiştim,ılık çay gibi tenhayım anlatabildim mi?İşte tam bu soruyu sorarken şarkı bitti ve ben de bir yenisini açacağım;müzik seven insanın fıtratında bu varsa,aşkı sevmeyen bir aşığın bile başucunda durur yeniden başlamak.Olmasına öyle ama biliyorum ki artık kapağım açıldığında çoğu şey değişmiş olacak,ve ben belki de hayatımın kadını bile olsa birinin beni bu şekilde bulmasını göze alabilir miydim bilmiyorum;demek istediğim böylesine bitap düşmüş,yaralarını sarmış ancak kolu kanadı kırık,gözleri olmasa da bakışları daima dolu bir vaziyette...

Öyle bir zamanlama hatası işte,yoksa ben çabuk koyvermedim;ben hiç koyvermemiştim ki zaten,sadece halen daha oldukça dalgınım,izmaritimsi bir hava var üzerimde ve mütemadiyen de olsa içimden geçen bir takım alevli hisler..Sanırım sandığımdan ve durup durup düzenli aralıklarla geyik muhabbeti olarak başlattığım "Yaşlandık be!" sohbetinden daha gencim.İçimdeki o koca kuş uçmasına uçar da,kalan son yumurtalarını da koruyamamaktan endişe eder gibi bir hali var;yine bir adım atılır,biz yolumuzu buluruz ama artık her zamankinden biraz daha fazlası gelmeli karşı taraftan,erzak yardımına bile razıyız...

Kadınlar,neden bilmiyorum ama bu çoğul kelimeyi seviyorum,öyle böyle değil;olması gerektiğinden daha büyüleyici ve açıkcası beni disiplinize ettiği söylenilebilir hayata karşı;içimde bile olmayan hatta çoğu zaman dışıma taşma cüreti gösteren o haşin çocuktan kalan kalıntıları bir kadın inşa etti,yıkımlarla bile olsa.Ne bileyim,cevşen gibi boynuma bir şey asabilsem bu kesinlikle bir kadından bana kalan br şey olurdu;ister inanın ister inanmayın beni en iyi kadınlar temsil eder,aslında tek bir kadın başlı başına ederdi de,boşverin,o da değişmiştir muhtemelen benim gibi,sevilecek yanı kalmamıştır demiyorum ben onu hep bir yanımla severim sanki de..Artık diyorum,ikimizin de olduğu fotoğraf karelerinde kendimi ondan ayırt etmem az da olsa mükündür;bu benim için biraz kötü,oldukça da hüzünlü bir şey açıkçası...

Şarjım yüzde 29 kaldı ama ben hala iki büklüm sizlere bir şeyler yazabilme çabasındayım böyle;lakin itiraf etmem gerekmeyecek kadar tahmin edebildiğiniz derecede bu ne siz ne de benle alakalı olmaksızın bir tatmin meselesi,her şey bu gece de bir şeyleri savurarak anlatmış bir biçimde gözlerimi yazmış olsam da devam edecek belirsizliklere biraz olsun daha atlatmış bir biçimde kapatabilmemi sağlamak amaçlı,insanlık kadar benim,belki de en çok o kadınlar için de minnacık bir devrim,yahut pıt pıt atan,tırnak kadar bile olmayan kalbin narinliği...
Yok yok,benim kalbim bayağı büyüktür;büyüktür ve bunu da atlatır yani,hiç mevzu yokken,yaprak kımıldamıyorken ve hayata dair var olan her şey yolundayken,ne yoksa onu,yine ve her defasında atlatır..Mecbur çünkü,onu böyle yetiştirdim;şimdi çiğnemeye kalksam beni dinlemeyecek ve önüne geçemeyeceğim bal gibi biliyorum,bu da biraz olsun güzel...

Son olarak,iyi geceler,
Bir öyle bir böyle...


1 Yorum: