Diş Sıkmalı Yazı

Direnmek için motivasyonun gerekli olmadığı bariz bir yanılgıdır esasen; nefes almak derim ben buna, ya nefes alacağın günü bekliyor olduğun için bekleyebiliyorsundur, ya da en son aldığın nefesin tesiri hala tükenmediğinden. Bazen de şöyle bir motivasyonun olur, buna baba motivasyon diyorum ben: Yıkılmamak zorundasındır çünkü sen yıkıldığın takdirde sana bağlı kimseler için de etkili olur. İşler bu raddeye geldiğinde bir oyunculuk yeteneği nükseder insana ister istemez, iyi durumdaymış gibi davranmayı öğrenir yavaştan; belki yeterince iyi değildir, saklayamaz bazen ama ne önemi var, her çaba gibi bu da güzeldir işte.

Ben şimdi tam olarak bunu düşünmekteyim, her gün zor gelse de mücbir sebeplerden, burada anlatabileceğim ama anlatmamayı yeğleyeceğim türlü karşılaşmadan vesaireden... Her şey sınavdan sonra bitecek diye var sabrım. Emin miyim? Asla, asla iyi şeyler hakkında emin olmadım ve iyi ki de olmadım, çünkü hiç yanıltmadılar güvensizliğimi, neyse...
Öte yandan arkadaşlarım var -inanması güç de olsa varlar- ve hepsi benim gibi; kimi saklıyor yarasını, kimi benim gibi cüretle gözüne sokuyor dışarının, kimi bilmem ne... Kaldı ki bazıları kendi kendine dayanabilirken bazılarının yardıma ihtiyacı var, benim gibi açıkçası, üstelik bu yardıma ihtiyaç duyan insanların bu konuda güvendiği kişi benim. Benim motivasyonum da bu, bu hüzün ve acı dolu duvarları biraz daha çeteleyle dolduracağız, biraz daha gözlerimiz dolacak, biraz daha tırnaklarımızı kemireceğiz ama gün geldiğinde... Hepsini çekip alacağım bu durumlardan, kaderin karasını kendi elimde keseceğim ekmeğin küflü kısmını atarcasına.

Güç biriktiriyorum esasen, onları kurtarmak çocuk oyuncağı aslında, güç kendim için lazım; ben çoğu zaman anladım halden ama galiba kendi halim bu defa geldi ağır, anlayışla karşılıyorum var mı zati başka çarem. Diş sıkıyorum şimdilik, güzel günlere hoşçakalın bizlik.

0 Yorum:

Yorum Gönder