Küçük Kıza Mektup

Birini sevdim, ne anlık ne heves; onun beni tanımamasına da dayanaraktan, tahmin edeceğinden hayli fazla ve tarifsiz.Asla tanımayacak belki, bilmeyecek, etrafında gördüklerine göre kafasında, onu tanımayan birinin bu denli sevgisini canlandıramayacak...

Pamuk şeker önemlidir,
Bence sen de öyle olmalısın;
Sincaplar sevimlidir,
Hangi biri sana benzemesin.

Ama sevdim küçük kız, sevgili olmak değil sevmek için; bu satırları okuman ihtimali olmadığını bildiğim için bu kadar kolay yazıyorum. Nasıl sevdim? Tek konuşmamızda, o birkaç cümlede; her bir mimik ve tonlamandan içindeki naif, duygusal kızı hissederek; farkındayım uydurma gibi gelebilir, çünkü etrafta benim kadar detaycı, duygusal pek fazla erkek (hatta kız) olmadığı ne yazık ki ortada, hal böyle olunca elimden bir şey gelmiyor fazla. Bu yalan sevgilerle dolu dünyada ne senin ne başkasının bana inanmasını beklemiyorum yanlış anlama, umuyorum yalnızca; keşke bu yazdıklarımı hissedebilseydin, özellikle de hakkımda ne düşündüğünü bilmediğim için bunu umma ihtiyacı hissediyorum.
Yine de az çok tahmin edebiliyorum, saçma senin için, birden bire, ömründe bir defa diyaloğa girdiğin bir çocuğun seni sevmesi fazla saçma; yazık ki ben bunu saçma kılacak denli herkesleşemedim bir türlü, yirmibirinci yüzyılda takım tutmayıp şiir okuyan, cinsiyet eşitliği mücadelesi veren vs biriyim ben. Tabi oturup gerzek gibi bunları sana yazmaktansa senin beni, daha doğrusu birbirimizi kendiliğinden tanımamızı dilerdim, zamanla, acı-tatlı: Hayat misali... Orada Emir'in hatası var, çocuk doğruyu söylemiş ve sırf iyi niyetinden belki ama söyleyişi hakkımda ilişki arayan biri izlenimi yaratmış ister istemez. Esasen bu blogu okuma ihtimalin yok ama eğer okusaydın, benim aradığım bundan önceki yazıda da bahsettiğim üzere "yabancılık çekmeyeceğim biri"; adı ister aşk, ister dostluk olsun, ister adsız kalsın. Tanışırdık, ne olacaksak o olurduk, yaşardık... Olmadı; Fernando Pessoa der ki: "Tanışma şeklimiz yüzünden bile yanlış tanırız birbirimizi." Bize de aynı öyle yazık oldu, kader işte.

Kusura bakma tuhaf konuştumsa,
Pek çok manada yalnızım ve ihtimaller dört döner kafamda;
Es kaza bir gün bu yazıyı okusan mesela,
İstesemde istemesem de bunu düşünüyorum aslında.

Üzüldüm mü? Üzülmemeli miyim? Biliyorum arkadaş olabiliriz demişsin ama bu bir yanılsama, genelde öyledir yani; böyle tanıştığımız için ne kadar arkadaş olursak olalım en fazla birkaç merhaba ve gündelik sohbetten ileri gidemeyiz, dostum olmazsın, çekinirsin, zira sırf o yüzden bile tanımaya gayret sarf etmezsin içten içe, bilinçaltın beni kabul etmemeye şartlanır, tıpkı çoğu insanınki gibi... İlk görüşte bir şeye inanır mısın bilmem ama o gün belliydi, boşvermeyi denedim, bu kız neden beni sevsin dedim, sevdiği vardır dedim, tatlı kızların sevdiği vardır çünkü hep. Bugünün geleceğini bildiğim için kendimi durdurmak istedim nitekim başaramadım işte, günden güne seni gördükçe göz kapaklarımda nükseden o kalp atışları, nihayetinde bugün bu sevgiyi kendi kendime yaşamama engel olup seni bulaştırmamı sağladı, pardon...

İçimdekinin tarifine yeltensem, galiba tam olarak Turgut Uyar'ın Göğe Bakalım'ı karşılar bu hisleri; sana tüm bunları söylemek isterdim bizzat lakin utandım, daha doğrusu korktum, kendimden korktum; karşında dikilmek kolay mı gözlerine akarak, bilmeden yanlış bir laf etsem nasıl affederdim kendimi; oturup bunları yazmam bile yanlış bir bakıma ama derler ya: "Yazmasam ağlayacaktım."

Başka çarem yok ki, biliyorum bu önemli bir sene, bu sene böyle kafanı karıştırmak istemezdim faksy elimde mi? Yine de bilmeni isyerdim ki eğer bir şey olsaydı yani, toplumdaki diğer insanlar gibi tripli olmazdım, hatta belki beraber çalışırdık, matematiğim berbatsa da türkçede fule yakınım; hay aksi, olmayacağını bile bile niye anlatıyorsam bunları, işte insan mevzu sevdiği insan olunca saçmalıyor, sürekli sevmek kelimesini kullanmam seni iğrendirir gibi geliyor, mazur gör.

Neyse, sahibi tarafından asla okunamayacağını bildiğim bir yazı için fazla uzun oldu bu.
Gerçekten sevdiğime garip de olsa inanabil isterdim Beyza, tanışamasak da memnun oldum, hoşçakal. Bu arada bu şarkı sana:


0 Yorum:

Yorum Gönder