Alptuğ'un Mekanı

04 Mart 2015

03 Mart 2015

Kadınlar arkadaşım,onlar sevilmeyi sever;kendilerini seven,aşık olan birisinin var olduğunu bilmek mutlu eder,rahatlatır,sevindirir onları,o adamı sevmeseler bile...
Bir kadını seviyorsan bu seninle ilgilidir,hatta benimle bile ilgilidir ama onunla değil;eğer onunla tek bir ilgisi varsa,o da onu mutlu edişindir.Ve eğer ki gerçekten seviyorsan dostum,bununla yetinmek durumda kaldığında gocunmazsın;kız mutlu işte,o mutluysa biter...
Şayet işlerin de ufak ufak değişmeye başladığı bir nokta vardır,imkan ve umudun olmadığı bi'nokta-hoş hiç olmamıştır ama''tak ettiği nokta''diyelim biz ona-;o an için seni sevmeyişi onun mutluluğunu gölgeleyerek senin sonsuz hüznüne sebebiyet verir..Bu böyle gitmez diye geçirirsin içinden,gitmemeli;yalnız ölmek sıkıntı değildir belki,ama buna gerek yokmuş gibi hissetmeye başlarsın içten içe,yorulmuş,bıkmış ve hayli anlamsız...

Böyle hissederken sevmemeye tabii ki de başlamazsın,ama öyle sanarsın.Başarmış gibi mal mal sevinirsin,sevmiyorum artık onu falan;ancak hem kendini kandırıyorsundur,hem de önüne geleni sevmeye hazırsındır.Aklı başında olan herkesin içten içe bildiği fakat ruhunun örtbas ettiği bir gerçekten başka birşey değildir bu.Ondan vazgeçtiğini sandıktan belki uzun belki kısa bir zaman sonra bir başkasını sevecek olursun veya seviyorsun sanırsın;ona olan sevginin kopyası gibi,ama bu o da aşk olduğunun onun öncekinden bozma olduğunun kanıtıdır...
Oysa bu da kısa sürer haliyle,kendini kandırdığının farkına varmazsın da kabullenirsin diyelim...

Bunun en öte aşaması da nedir bilir misin?O senin tarafından sevilen kadın var ya,hani şu hala sevdiğin;ben de bir başkasını seversem benim onu sevdiğim gibi bir başkasını seven kadını seven kimse kalmaz diye geçirirsin aklından.Çünkü sen umurunda ol olma,yalnızca ihtiyacı olduğu anda hatırlasa dahi tutunabileceği bir dal gibisin.Ve hala öylesine ölesiye seviyorsun ki,dün zaten gocunmadığın şeyle bugün avunur hale geliyorsun...
Aşk işte arkadaşım,hep vezir olup bazen rezil taklidi yapıyor,buna kendin dahi inanabiliyor,lakin inansan da memnun olabiliyorsun;kimse bana aşk kötüdür demesin,laf işte...

01 Mart 2015

Mesajlaşma

Fevkaladenin fevkinde salak bir adam olduğumu söyleyebilir miyiz?bence söyleriz.Çünkü henüz bu gece yani bundan birkaç saniye evvel ve yine bir mallık icabı sevdiğim kadınla mesajlaştım;yürek yiyip de meydana fırlamış gibi en yanlış kişiyle aşk konuşuyorum..Meğer bir ortak noktamız varmış bizim de,aşık olmak gibi;öyle ki ben ona kendini,o bana el oğlunu anlatıyor ve hiç gocunmuyoruz...

İroninin Allah'ını gördüm belki bu gece benden özür dilerken,benim onda hissettiklerimi bir başkasına hissettiğinden ötürü..Peki ya benim onu teselli edişime ne demeli,buysa züğürtlüğün daliskası;onun cesaretimden ötürü beni tebrik etmesiyse çok ama çok ayrı...
Rahatlamam falan gerekir şimdi,içerimden uçan bir domuzun kalkması;içimden geçeni söyledim sonuçta,sanki hiç söylememiş gibi..Ama ne oldu,ne olur Allah bilir...

Tanrım sevdiğim kadın beni anlıyor ve farklı insanlara dahi olsa aynı duyguları paylaşmaktan haz alıyor gibiyiz,birbirimizi anlıyor olmanın mayhoş hüznü içimizde..Absürd bir adam olmasam da böyle absürd diyalogların kıyısında hep beni bulursunuz;hele ki şimdi,sevdiğim ve yüzlerce şiir yazdığım kadına"Bana birini ayarlasana"diyebilecek raddeye geldiğim an.Kankayla sevgili olunur da ben bayağı başka bir furya başlattım bence şuan...

İçkiler müessesenin ikramı olmalı bu gece,bana da ayırın belkim lazım olur;es kaza sevdiğim kadın ona yazdığım yazıları duygusalın yanında edebi açıdan takdir ettiğine beni onunla ayıltın...
Sanki bir ölüyle azrailin dedikodusunu yapmış gibi gıybetteyim kendime...

Onu annesinden sonra en iyi anlayanın ben olduğumu hissettiğini söylüyor,bunu çok işittim ama inanır mısınız o söylüyor.Ve şimdi rağmenlerle mutluyum,sanırsam o da;önemli olan buydu,dayımla muhabbetini daha bu sabah ettiğimiz anlık mutluluklar hani...
Demek ki imkansızı beklemek değil belki ama umut etmek o kadar da yanlış sayılmazmış ha?bunu söyleyenlerinki de mantık evliliği zaten,aşk değil de para...

Beklemediğim birisi gecenin bu vakti bi'anlığına mutlu etti beni;sırf mallık olsun diye mesaj yazıp aniden enter tuşuna basabildiğim için..Sanırım dedikleri kadar varım ben,her anlamda...
Ayıp olmaz diye şeytanın bacağını kıralım;"Seni seviyorum!"

28 Şubat 2015

Olmayan Mesajlar

Gecenin bir yarısı,atılabilecek en sıradan mesajı atarsın bi'akla hizmet;cevap gelir,sonra sen bir şey daha söyleyeyim dersin..Yok...Söyleyebileceğin tek şey duygularına kıyasla bol sansürlü bir"Sağol"...
Taş çatlasın''Hala seviyorum'',ha abartıp Ah Muhsin'den alıntıyla''Belki şair olurum ve seni de aldırırım yanıma''da diyebilirsin tabi de,bakalım o anlar mı...

Birşey diyecek olursun batar,yakar;kendi kendine celallenirsin,coşar dört dönersin,hüzünlenir ağlarsın,belki çok manyaksan bu saatte birşeyler yazarsın...

Birşey değişecek diye değil,eski tekrar etsin diye bile değil;vicdan azabı gibi,doğruyu söylemiş olmana rağmen yeterince bağırmadığını hissetmek gibi...

Sevgini inkar etmişliğin başına vurmuştur,o kadar da başarılı değilsindir kendini kandırmakta,ya da kalbin dururken kendini yaşıyor sanıp aniden atmaya başladığında ölüyor gibi hissetmişsindir...

Bu kadar iyi şey olurken onu tekrar sevmek günah gibi geliyordur belki sana;ihtiyacının o olmadığını adın gibi bilip ona hasret duruşunun ne denli bir bencillik ve saçmalık örneği olduğunu kahkahalar eşliğinde kendinle tartışıyor da olabilirsin..Belki de suratına tükürülmeye ihtiyacın vardır,bunca sene için,hala aklındaki kimsenin hatırlamayacağı şaşırtıcı detaylar için..Ya da ismi için mesela,zikrederken,yazarken hüzünlendiğinden;gözleri için,bakarken kuruduğundan;sesi için,duyunca kör olduğundan;ama en çok da onun için,onun için ölmek de bir marifettir belki ama ona asla sıradan bir arkadaşlık sunamayacağın ve daima uzaklaşmak zorunda olacağın için mesela...

Yeterince geçerli mi,pişman olmak için ya da ne bileyim daha umursamaz olmak için falan?

Seni bilmiyor muyuz,eller gülüp geçer sen yıpranırsın,millet oynaşır sen hüzünlenirsin;bu kadar ince olma be adam,bu kadar derin,bu kadar...

Biliyorum''Ben hüzünlü bi'adamım,mizacım böyle''falan diyeceksin,ya da senden beklenmeyeni yapıp''Ekmeğimi bundan kazanıyorum''gibi saçma bir tutum sergileyeceksin,o da sırf bizi gıcık edip kendini haklı çıkartmak için...

Ve şimdi sana bi'iyi bi'de kötü haberim var;sen zaten haklısın,ama haklı oluşunu hiçbir zaman yararına kullanamayacaksın;ve ayrıca şimdi olmasa da bu gece,ona bi'mesaj daha atacaksın..Şimdi iyi geceler,yerinde olsam uyku hapı alırdım...

26 Şubat 2015

Yarın Bir Başkasına

Yarın bir kadına aşık olabilirim,başka bir kadına..Unutabilirim,hiç olmamış gibi yeniden yaşayabilirim,olmayacağını tekrar göze alabilirim..Uzun zaman sonra kalbimin şöyle diri diri attığını hissedebilirim,uzun zaman sonra bir şiir daha yazarım,dört kıtalık şiirin üçüncü kıtasının son dizesinde senden de bahsedebilirim;sana hitap edebilirim,seni sevmiyorum diyebilirim,bir zamanlar ilmek ilmek sevdiğimi inkar edebilirim,hatta bendeki bir gram hatrını dahi göz ardı edip küstahlaşabilirim.Derim hiç sevmedim seni,ona da dönüp seni seviyorum derim,hiç olmamışsın gibi,tabii sen zaten yoktun ama o ayrı mesele...
O zaman yokluğunun bana ne hissettirdiğini biraz olsun tadabilir misin peki?hem de direkt kendi yokluğunla,kendini yok hissedebilir misin mesela?..
Ama belki...

Tesadüf o da adaşın çıkar,aşık olduğum sen gibi,senden önce ve sonra aşık olduğumu sandığım nicesi gibi..Dönekleşebilirim o zaman,benim asıl ...'im senmişsin derim ona,yalan kılarım seni,diğerleri gibi değersiz ve yok kılarım...
Yok da,olsaydı adın geçen her bir satırı,önceden geleceğini bilerek ona yazdığımı söyleyecek kadar yalancılaşırdım...
Sonuç mu?
Hiç olmadığım bir adam olurdum kadın,olacağıma senin dahi ihtimal veremeyeceğin lanet bi'adam.Yalancı,dönek,pişkin,umursamaz,çapkın,serseri...
Ama en azından''İyi ki bu adamı reddetmişim!''derdin,olma ihtimalin olmadığı gibi pişman olma ihtimalin de kalkardı ortadan,yine hep istediğim gibi fark ettirmeden mutlu ederdim seni,sonra çekip giderdim..

Sonra yine bir tesadüf,adaşın da beni severdi,senin aksine kabul ederdi..Ben de kendime gelirdim böylece''Her ... aynı değilmiş!''der telkin ederdim kendimi,uzun zaman sonra mutlu mutlu sırıtırdım bu aşk meselelerinden,yine bi'telaş,bi'heyecan basardı içimi ama bu sefer hayra yorardım..Karamsar bir adam olmazdım,adını duyduğumda irkilmelerim,sana benzeyen birini gördüğümde gözlerimin kararması,seni gördüğümde nefesimin kesilmesi falan da geçerdi,turp gibi olurdum...
Sahi,ben niye geçmiş geçmiş yazıyorum;henüz yarın olmadı,artık gelirsin diye harcadığım umudu,yarın gelir,onu da getirir diye saklıyorum...

23 Şubat 2015

Hala Sevmek Nedir?

Avuçlarımın içinden bir bebek kayıyormuşcasına panik ve telaş..Neyin çaresizliği ki bu,hangi öfkenin dinmek isterken hüzne karışmışlığı,hangi günahın sinelerde unutuluşu?Ya da ne bileyim..Karşılaştığım üç kadından dördünde seni bulmam,ruh gibi kaybolsam da seni görüşüm?
Niye kayıtsız kalamıyorum ki sana,aşk vardı ama bitti diye bahsi geçerken mazinin,yüreğimin ufkunda dört dolanışın nedir?Komadaki bir hastanın parmaklarını oynatması gibi umut mudur bu,kestirmek için yatmış insanın bir daha kalkamaması gibi bir ümitsizlik mi?
Hem ne kadar normal kalbimin,gözlerimin,beynimin,kulaklarımın,göz pınarlarımın sana yersiz reaksiyonlar gösterişi..Eskiden olsa bunları kendime sorardım,ama istemediğim bir cevabı yıllardır aldığım gibi yine almak istemiyorum..Evet korkuyorum,ödüm patlıyor;yüreğime seni sorduğumda aşık olduğumu söyler diye,yalan söylemeyi bilmez diye...

Sana aşık olmak ya çok radikal ya da çok dikta;hoş,kendi kendime dikta etmem de,kendimi radikalleştirmem de bir o kadar mantıksız..Çok mu kapalı konuştum,beni biliyorsun...
Sevmiyorum ya güya,değiştim ya,umurumda değilsin falan ya..Tüm bu yalanları bir kenara bırak da en ama en acısı herşeyin çöpe gidecek olması;sevmesem mazi,sevsem gelecek,ki böyle olunca da anladım ki ben çok fütursuz bir adamım...
Seni sevmediğim zamanlarda senin beni sevme ihtimalin de pek tabii artmadı,kaçan kovalanır derler ama ne sen Jerry ne ben Tom;Leyla'yla Mecnun olurduk da oturmadı bir türlü fon...
Şimdi seni seveyim mi dersin;hiç sevmemiş,veyahut hep sevmiş gibisinden..Yalancı oldum di'mi şimdi ben?durduk yere bayağı yalancı oldum,kendime,sana,ona buna...Kendimi kandıracak bi'adam değilimdir,nasıl ki sen beni sevmezken dahi beklediysem bu da öyle birşey işte...

Olmayan kadınları tasvir edip onlara aşık olmak,tam bir yazar safsatası işte bu;neymiş efendim o beklediğim kadın bir gün gelebilirmiş..Şükür ki bi'Allahın kulu da dönüp demedi''Yanı başındaki gelememiş,gökten yar bekliyorsun''
Yalan söyleyecek halim yok;ayıptır,günahtır ama seviliyorsun.Geleceğin yok da zaten,bil ki bekleniyorsun...
Bunu niye yazdım ben de bilmiyorum,öyle işte;şimdi komşuya gidiyorum...

21 Şubat 2015

Olmasın Diye

İnsanlarımız öldü,uzatmayacağım ve ne yapmamız gerektiğini anlatacağım;kimseye emir verip birşey öğrettiğim yok,içimden geçeni anlatacağım...

İntikam insan işi değil,kötüyle kötü olmak da,kendi adaletini sağlamak da,hınç veya öfke saçıp kin beslemek de öyle.Karşımızdaki her kim olursa olsun,Hitler,Özgecan'ın ya da Fırat'ın katilleri hiç fark etmez...

Unutmamamız gereken önemli bir detay;biz iyiliği kötülerden,yaşamı ölümden öğrendik.Umutsuzluk da aynı şekilde insanın işi değildir,yok''bu dünya değişmeyecek'',yok''Hep böyle devam edecek''falan gibi saçmalıklara sakın ola inanmayın,hepsi laf salatasıdır...

İnanmak başarmanın yarısıdır derler;bu son olanlara bakmayın biz hala müslüman ülkesiyiz,herkes farklı şeyleri savunsa da gericilik yapsa da hepimizin Allah'ı var.Allah'ın adaletine inanın dostlar,bekleyin,dileyin;ama sakın ola kendi adaletinizi sağlamaya kalkmayın,şirkin Allah'ı olur bu,idam da,hadım da buna dahil...

Bunların hepsini astık-kestik diyelim,bitecek mi sanıyorsunuz?!Çözümü size söyleyeyim;

Şöyle diyeceksiniz-En azından ben diyorum-;

''Ben bir erkeğim/kadınım,eşitliği,özgürlüğü savunuyorum,kimsenin kimsenin canına,malına,hakkına alenen veya dolaylı kastetmesine göz yumamam,sebebiyet veremem...

Ben bu dünyayı değiştirebilirim,bu dünya hala değişebilir,bi'umut her zaman için var ve olacak..Varsın dalga geçsinler,hor görsünler,alay edip dışlasınlar;yine devam edeceğim yoluma..Arkamda kimse olmasa da olur,tek başıma dünyayı değiştirme inancım Aristo'ya göre mantıksız olsa da olur,ben yaparım,yapacağım,bunun için yaşayıp nefes alacağım...

Evlatlarıma da öğreteceğim kin tutmamayı,annesine dahi sövseler öfkelenmeden kalmayı,yerde de tekmeleseler bir fiske karşılık vermemeyi-zulme karşı durmaktan söz etmiyorum tabii-;ölmenin bir zafer olabildiğini,bir zamanlar Özgecan diye bir kızımızın ölüp dünyayı değiştirdiğini...''

Aşırıya mı kaçtım dersiniz?!İmkansızlıkların neresi umut etmeye engel;tamam olmasın,olmasın ama umut edeyim,yok yere olduğunu bile bile umut edeyim,savaşayım,direneyim.Ne kaybederiz ki Allah aşkına,daha ne kaybedeceğiz ey cemaat-i müslim.Kaybedeceğimizi kaybetmişiz,şimdi 3,öncesinde nice can vermişiz.Neden?!

Çünkü gerizekalılarımız,aşağılıklarımız,salaklarımız ya da her ne diyebilirsek artık,onlar var olduğu için...

Bunlar var ya bunlar,namus bekçisidir,sizi de namussuz bellerler;kadınsanız başınız açık olduğu,erkekseniz eşinizi özgür bıraktığınız için...

Kendilerine bakarsınız ellerinden tesbih,dillerinden Allah düşmez;ama ne vakit gece çöker,ıssız bir sokakta kızları yaşındaki hanımların yanına arabayla yanaşıp güya evlerine bırakacaklarını söylerler...

Sevdiğiniz kişiyle öpüşmenize,el ele tutuşmanıza,''Seni seviyorum''demenize dahi asla dayanamazlar;çünkü kendileri her gece kadınlarını(söz gelimi),çocuklarını dövüp onlara söverler...

Erkeğiz diye dolanırlar ortalıkta,ama siz bir kadın için etek giyip meydanda eylem yaparken erkekten saymazlar;amacınıza,iyi niyetinize,saflığınıza,namusunuza hiçbir zaman bakmazlar,batar onlara...

En doğru kendileridir,her fırsatta size yön vermeye,düzeltmeye ama en çok da eleştirmeye çabalarlar;ki yaptıkları da eleştiri değildir,karalamadır,safsatadır...

Onlara göre haklı ve ahlaklı olan masaya yumruğunu vurandır,uzlaşmaktan kaçınırlar...

Bunlarla cahiliye döneminde kızları gömen,parayı içkiye yatıranlar,şimdiki''Ben maçoyum''gibisinden tavırlarla takılanların soyu sopu aynıdır...

Siz böylelerinin arasında iyi olmaktan,onlara 7/24 adamlık,insanlık dersi vermekten korkmayacaksınız,çünkü zaten iyi bir insansanız böyle bir lüksünüz yok..İyi yeri gelir kötü için kendinden utanır,ama kötülerin arasında da olsa iyi olmaktan asla utanamaz.Neyine utanıyorsun kardeşim,kendine gel;biz kimsenin namusuna göz dikmedik rahat ol,kimsenin hayatını elinden almak istemedik.Biliyorum kendinden dahi korkuyor,tereddüt ediyorsun ama korkma...

Bir hanfendiye yanlışlıkla temas ettiğinde dahi yanlış anlamış mıdır diye düşünüp üzülüyorsun ama ondan da korkma;iyi iyiyi bilir,gözünden anlar bir kere,yanlış anlasa dahi senin vicdanın rahat işte...

Kaydol: Kayıtlar ( Atom )