25 Haziran 2025

Değ


Yangınlanıyor işte böyle geceleri, düşündükçe
Kutlamalarına gidiyorum mağlubiyetlerimin teke tek
Negatif sefer sayılı düşüşlerde sıra bekliyorum
Çok ayıp bir şey gibi şimdi yaşamak, böylesine yalnız
Konuğu olmadığın davetlere imrenmek sanki perde arkasından
Bu şiir hiç yazılmamalıydı belki, olduramadığını da kabul etmeli
Yolumu kesiyor çoktan geçmiş vakitler,
Kötüler bekliyor kör noktalarımda
Her yorgun kadar azadeyim sanki dünyanın dönmesinden
Macera aramayı, gençliği geçtim çoktan;
Öylece durup güzel bir anı, tüketmek istiyorum kısa bir pipetle
Sessiz, fark edilmemiş, biraz bana benzeyen güzellikleriyle.

Neden hiç çağırılmıyorum, değmeden çarpıp düşüyorum daha
En fazla hatırlanmayan bir gül kadar kokabiliyorum sanki
Boğulmamanın balıklara özgü olduğu çağda, her insan birer denizken
Işıklarımı en kapatan neydi bilmek, geri dönmemek isterdim bu açık.
Bu satırlarım anla diye değil, geç kalınmış bir kapı ziliyim ben artık
Duyduğun hüzün bile bana değil şu an, boşver
Ben de isterdim kırabil kapılarımı ki kilitli değiller
Olsun, yine de görmeyi dilerdim iyiliğime dair bir hıncı,
Dönmek arzulardım seferden tek başıma olmadan ilk kez belki

Bilirim eliniz ilişmez, akla düşen biri sayılmam göz önünde olmadıkça
Dönülüp yahut dönülmeksizin bakılmak isterdim yine de
Göz ucuyla da olsa, iğne ucuyla da olsa, tescillenmek bir bakıma
Benim belirttiğim kadar yaşıyorum ne acı, o denli varım;
Ki olmak bazen, kendinden başkası için ne ifade ettiğinle öyle paralel.
"Bir Süre Yere Paralel Gittikten Sonra" başlıyor her şey,
Yine de bilginiz olsun, ben yittikten sonraki kalabalıklar, nice güzel anmalar
Fikrimi yahut benliğimi paylaşmalar, keşke tanısaydımlar... Açıkça anlamsız.
Hatta doğrusu biraz yaralayıcılar, kimselerin zihninden düşürmediği
Yargısal ve kendine yakıştıramayış türevinde onca bıçaklar.
Ben ki yıllardır tetanoz olmaya devam eden biri olarak, yine de sarılırdım herkese.

Referanssız ilişkiler kuramıyorum artık, bir tarafın edilgen diğerinin etken olduğu
Her şey birer yanılsama gözümde, bitmeye yemin etmiş, sözsüz türküler gibiler
Kayıp gidiyorum sanki zamanının içinde bir izin, geri saysam da saramıyorum
Hiçbir hayata cuk oturmuyorum, bunu bilmek mahşer işte, her gün görüyorum
Öyle dışarıdan dışarıdan.

Kapımı çalmayı iste n'olur
Tam arkasında yaslı dursam da, açılınca üstüne yığılmam, söz!
Bir değsen yeter... Her kimsen, saatim geçmeden.

,

0 Yorum:

Yorum Gönder

Alptuğ'un Mekanı