Na Muvaffak Yazı

Bugün hala çok da uzaklarda olmayan bir ben, hala eskiden can ciğer oldukları ile şimdi düşman olduğu için yeni insanlarla dostluktan korksa ve bu yüzden onları kovsa, kendinden bilerek soğutsa bile...

Değişim beni incitse de biliyorum birileri hep kalır; bugün bu, yarın o.

Değişmesin isterdim, biri gidip diğeri gelmesin de biri kalırken diğeri de gelsin isterdim, kalabalık ve güzel olalım isterdim... Çok sevdim, kusur görmeyeyim derken kötülüğü bile göremeden sevdim ve sevmekten değil olsa olsa sevdiklerimden pişmanım.
Hayallerimin uzağına düştüm ama her şeyi özel yapanın biricikliği olduğunu es geçtim. Mesele aslında hiçbir zaman ne herkesi birden mutlu etmek ne de tek tük kişileri kardeş diye özden öz bellemekmiș. İkisini de denedim ikisi de en büyük başarısızlıklarımdı.

Bugün zamanın beni getirdiği yerde değer vermek karşılık gerektiren bir şey yazık ki, belki ben yeni çağdaşlaștım bilemiyorum.
Yine de bu zamana dek eskiye dönemeyișimin acısını kendimi büsbütün yok ederek çıkardığım için dostlarımdan özür dilerim, kendimden bile kaçtığım için.
Dikiş tutmadığını bilmek ve yine de yaşamak işte, müthiş bir tahribat, o geri dönülmezlik, o hiç elimde olmamışlık, kimilerinin gözündeki kıymetsiz debelenișim sevgi adına...

Yanlış şeyler için bir bakıma "devam etmediğim" hayatımdan da özür dilerim. Ki özür düzeltmiyor.

Bilmiyorum, bir sabah kalktığında aklı geçmişe, belirli insanlara gitmeyen, kendi boşa gitmeyen bir Alptuğ olur muyum ve daha önemlisi, bu olurken onu tanır mıyım emin değilim.

Alptuğ ne kazandı, ne kaybetti, şimdi nerede? İyi mi kötü mü yalnız mı değil mi? Bu büyük muhasebe.

Batan dallara küsüp uzanan dalları kırmaktan ibaret uzun bir hayat... Yaraların bedelini kimse veremeyecekse de, kimsenin asla umrunda olmaaycaksa da.
Bir yere geldik ve bir yerde de bitecek, bu saatten sonra ala boyansam yine eksik, peki sahiden fark etmez mi? Keşke etse.

Galiba biraz fazla ideal bir dünya için çalıştım bu zamana kadar -hoş, hala öyle- ve sanırım beni üzen asıl şey mutluluk için bu kadar gerekenlerin hepsini yapmak ama yanlış insanlara. Sonuç ne? Açıkçası heba, hadi bunu itiraf edelim.

Tamam tüm bunlar beni iyi yaptı peki ee? Ee?

Benim iyi olmam en çok başkalarını ilgilendiriyor, peki biraz beni ilgilendiren şeyler de iyiye gidemez miydi? İşte anlaşılmayan o ki bu benim elimde değil, ben kendim için zaten gerekeni yaptım, başkaları için de fersah fersah. Peki kim benim için? Kim? Benim de aklıma gelmedi.
Her neyse, diyeceğim o ki peşin hatta evvel ödenmiş bedellere binaen herkesi hep seveceğim, yaşamımdan kendime dair koruma icabeden yegane beklentim budur dostlar.

Kendinizi benimle hissediyorsanız iyi ki varsınız.

0 Yorum:

Yorum Gönder