Sabah Beş Yazısı

Saat beşi buluyor ve bizatihi boğuluyorum iklimimde, eski günler geliyor aklıma, keşke diyorum o mezuniyete hiç gitmeseydim annem için bile olsa. Olup bitmiş bir şeyin tahribinin bu kadar süreceğini kim tahmin ederdi ki, edemesin de zati kimse; zira olması gerekenler pişman olmayacak benim için, diğerlerini etmek de ne lazım.

Bu vakitlerde yalnızca kendi kendime bir lahza dahi olsa inebildiğim derinlerime başkası kavuşsa büsbütün anlar biliyorum ama bundan daha fazla açamam kendimi, taş çatlasın uykusuzluğun verdiği o budalaca cüretle o anları anlatırım... Sevdiklerimin gözlerinin içinde onlar için bir şey ifade edip etmediğimi çırpınırcasına anladığım, o ölüm kesiği neticenin kesin olmadığına dair kendimi kandırmak için fevkalade üstün çabalar sergilediğim, kendimde delice hata ve kusur arayıp sonrasında da -yapacak başka kimse olmadığı için belki de- kendime kıyamadığım o anları işte.
Ben hala aynı ben, bir şeyler edip duruyorum kendimce, kısa vadeli uzun vadeli birbirinden detaylı planlar arasında bile isteye bocalıyorum zira başka türlü ilerlemiyor zaman, o günlerden beri esasen hiçbir şey ilerlemiyor.

Ne diyeyim müdür, kurban olayım alttaki şarkıdan mahrum etme kendini. İyiye mi gidiyorum sence ya da gidecek miyim? Ben kendi fikrimi biliyorum zaten ey okuyucu, bana seni gerek seni.
Belki de o sahiden "eski" günlerdeki gibi gönül verebilsem hakikaten birine düzelirdi, bilakis çok vakit karşımdaki bir güzelliğe adanıp bütün karalarıma kör kesildim lakin onun da neticesi karaya çıkınca galiba insan... Galiba ben bile sevmeyi unuttum ha? Yolun sonu batmıyor bile gözüme, senin de benim de ölüme en yakın olduğumuz an tam olarak bunu okumakta olduğun an, yani şimdi, oysa ki o dahi senin şimdin, benim değil; benim nem var pekii, hiçbir yere hiç kimseye hiçbir şeye en ufak bir şekilde ait olmadığımı kuruyan kanlarca tecrübe etmiş olayım hatrın için hadi de... Hiçbir şeyim yok mu benim? Bir bakıma iyi bu olmadığı yanılgısı, turp gibiyim güya; öyle miyim değil miyim şuraya dursun fakat bir şeyden adım gibi eminim, olmam gereken gibi değilim.

Bu yazıyı kısa tutacağım, zira ben bende dahi değilim.


0 Yorum:

Yorum Gönder